Gönderi

240 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Merdivenden yukarı çıkarken üst basamaktaki ayağımızı yere sağlam basmadan alt basamaktakini çeke-meyiz. Uzayda boşlukta asılı kalamayız. Dolayısıyla bilinci daha yüksek bir âleme taşıdığımız zaman, aşağı düzeyi terk etmeden önce yukarı düzeyde sağlam bir zemin bulmalıyız. İşte, “madem daha gerçek bir dünya var, onu neden buradan göremiyorum? Eğer orada ölüm yoksa, neden burada ölmek zorundayım?” gibi sorular sorunlara verilecek cevap budur. Bu tür insanların bu dünyadaki amaçları ve çabaları yalnızca fiziksel hayatla ilgilidir. Aralarından kaç kişi Doğrudan Yol’un amacı olan Gerçek’i keşfetmek için konsantrasyonda aynı azmi göstermiştir? Bir şey başarmak istiyorsak önce çaba göstermek zorun- dayızdır. O halde, bütün başarıların en büyüğü olan - maddenin ölüm cül rüyasın dan dirilmek - kolayca kazanıla- bilir mi? Fakat insanlık içinde her zaman kardeşlerinden çok farklı olan üyeler vardır. Normal yaşama biçimleriyle bir alakaları ve bir amaçları yoktur. Bu insanlar ortalama insanın aradığından çok farklı bir mutluluk ararlar. Eğer bir Batı dinine üyelerse, dışsal öğre‐ tilerinin merkezinde az çok varolan doğmalara uygunluk içinde bir Tanrı vardır. Eğer Doğulu iseler vahiyleri biraz farklı olabilir, daha saf felsefi ve soyut bir karakter taşıyabilir. Fakat bunlara ister aziz, ister yogi diyelim hepsinde ortak bir nokta görülebilir. Bu insanlar farklı bir âlemde yaşarlar; bu insanlar varoluşlarının gerçek amacını ve mutluluğunu bizim için var olmayan, bize görünmeyen bir âlemde bulurlar. İnsanın son sınavı -ölümü, daha doğrusu fiziksel formunu terk etmesi- bu emsalsiz insanlar için bir korku kaynağı değildir. Ruhani olarak uyanmış insanlar fiziksel yok oluşu bir insanın başına gelebilecek en büyük kötülük olarak görmezler. Ölüm onlar için daha ziyade özgürlük, daha yüksek ve kusursuz hayata bir geçişten ibarettir. Bu dirilmiş insanlarla diğerleri arasındaki en önemli fark bilinç hallerinde yatar. Bu insanlar şeyleri başka bir ışık altında görür ve tepkileri sıradan insanların tepkilerine benzemez. Sıradan insanları mutlu veya mutsuz eden şeylerin onların üzerinde ya çok küçük bir etkisi vardır ya da hiçbir etkisi yoktur. Bu in‐ sanlardan bazıları bize mutlak bir otoriteye sahip mesajlar vermişlerdir; bu otorite ancak bize bahsettikleri âlemleri bizzat yaşamış olmalarından kaynaklanıyor
Konsantrasyon
KonsantrasyonMouni Sadhu · Hermes Yayınları · 201499 okunma
·
1 artı 1'leme
·
217 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.