Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

351 syf.
·
Puan vermedi
Amerikalı antropolog ve coğrafyacı James M. Blaut tarafından 1992 yılında kaleme alınan ve Avrupamerkezci (eurocentric) tarih yazıcılığına meydan okuyan bu kitap, eurocentric görüşe karşı argümanlarıyla donatılmış önemli bir kitaptır. Kitapta yazar, Avrupa üstünlüğü mitine yönelik değerlendirmesinde 'zaman tüneli' (tunnel history) kavramını inşa eder. Bu kavrama göre 'içeri' ve 'dışarı', ya da yayılmacı modelin temsili olarak 'merkez-çevre' ilişkisi vardır. 'İçeri' ya da 'merkez' Avrupa'yı temsil ederken, 'Dışarı' ya da 'Çevre', Avrupalı olmayan coğrafyaları temsil eder. Dünya tarihi yazıcılığında kökleşmiş olan bu anlayışa göre, 'Dışarı' öteki, rasyonel olmayan, taklitçi, vs. sayılarak konu dışı bırakılmıştır; medeniyet, bilim teknolojik gelişmeler, üretimler vb. başarı unsurları ise yalnızca Avrupa'ya ait olmak zorunda olarak sunulmuştur. Ancak, Avrupa'nın beslendiği ya da tam anlamayla kendisine ait olarak gösterdiği bu anlayışta 'Dışarı' olarak adlandırılan coğrafyaların Avrupa'nın oluşumunda etkisi saf dışı tutulan ana faktörlerdendir. Bu nedenle bu anlayışın öğretileri yazara göre sanki bir tarih ve tarihsel coğrafya, bir zaman tünelindeymiş gibi imgelenir. Bu imgelemedeki tünelin duvarları ise yazara göre metoforik olarak: ''Büyük Avrupa'nın uzamsal sınırlarıdır. Tarih bu Avrupa zaman tünelinde geriye ya da aşağıya bakarak neyin nerede ne zaman ve neden olduğuna karar vermeye çalışma işidir'' (syf. 19). Yazar argümanlarını inşa ederken, kökleşen eurocentric algıları yapısöküme uğratır. Bunun için; yayılmacılık modelinden yola çıkar ve sömürgeciliğin modelleri üzerinden tartışır. Avrupa'nın bu üstünlük ve sömürü motivasyonuyla ilgili olarak, Avrupa Mucizesi Efsanesini; biyoloji, ırk, demografi, çevre , coğrafya, toplum, teknoloji vb. varsayılan üstünlük iddiaları üzerinden karşılıklı söylemlerle tartışır. Yazarın ağırlıklı olarak yoğunlaştığı tarihsel dönem ise 1492-1688 aralığıdır. Bunun nedeni, sömürü ve kapitalizmin altyapısının dinamiklerinin nasıl oluştuğunu göstermeye çalışmasıyla ilgilidir. Tabiki sonuçları tek bir faktöre bağlamak mümkün olamaz. Dahası, bu uzun soluklu sömürü sürecini anlamlandırmak ya da çözümlemek veya yaygın avrupamerkezci görüşleri eleştirmek bir kitapla olabilecek iş değildir. Yazarın da hem eurocentric görüşe eleştirisi hem de bu konunun kapsamının geniş olduğu hakkında belirttiği gibi ''kitabın kendisi bir giriştir, zihnin ciddi bir hastalığının incelenmesi, teşhisine ve tedavisine yönelik bir giriş'' (syf. 303). Not: Bu görüşler günümüz için eski, bilindik, klişe kalabilir. Ancak 1992 yılında yazıldığı göz önünde bulundurulursa literatürde sarsıntı yarattığına şüphe yoktur. -ki günümüzde de bu sürecin esintilerini hala deneyimlemekteyiz. Buraya kadar okuduysanız, harikasınız, teşekkür ederim. Bilim ışığınız olsun. ^^
Sömürgeciliğin Dünya Modeli
Sömürgeciliğin Dünya ModeliJames Morris Blaut · Dergah Yayınları · 201213 okunma
·
129 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.