Bir süredir diyalogların değil de uzun uzun anlatımların hakim olduğu, çok bilinmeyen romanların peşindeyim. Kitapçıda gezerken tesadüf eseri rastladığım Sonsuz Aşk'ı severek okusam da tam olarak beklediğim olaylarla karşılaşmadm. İlk olarak konusundan biraz bahsedeyim. Joe ve Clarissa bir sürelik ayrılıktan sonra piknik yapmak için gittikleri yerde bir balon kazasına şahit olurlar. Joe bu felakete yardım etmek için ayaklanır ama daha sonra olanlar Joe'yu bir süre tedirgin etmeye başlar. Bu da yetmezmiş gibi kazaya yardım eden bir adam Joe'yu sapkınca takip etmeye, ona mektuplar göndermeye başlar. Üzerinde din konusunda baskı kurar ve onu sevdiğini söyler. Okuyunca gerçekten ne kadar garip davranışlar olduğunu göreceksiniz. Bu durum hem bilimle ilgili makaleler yazan Joe'yu onu rahatsız eden adamın sahip olduğunu düşündüğü bir hastalığı araştırmaya itecek hem de sevgilisiyle olan ilişkisini tehdit edecektir. Bunların yanında Joe balon kazasından ötürü kendini suçlu hissetmekten alıkoyamayacaktır.
''Peki ya sonrası? Bunun neden olduğu, seni nasıl değiştirdiği, nasıl başka türlü yaşanmış olabileceği, bize yaptıkları... Elimizde kalan yalnızca bunlar,(...)''
Ben böyle bir kurgu beklemiyordum açıkçası. Bilimle alakalı kısımlar hoşuma gitti, olayların ayrıntılı anlatımı da aynı şekilde. Yazarın dilini sevsem de çok akıcı bir kitap olduğunu söylemem, okuması biraz yorucuydu bence. Buna rağmen yazarın satın aldığım diğer kitabını merak ediyorum çünkü anlatımını oldukça sevdim. İyi okumalarrr.