-Yıllar sonra ilk kez ha?
+Evet. Hâlâ inanamıyorum..
-Bu buluşma...
+Öyle..Hep hayaldi de, gerçek oldu.
-Neden sustun onca yıl?
+Susmadım ki..
-Ama bana söylemedin.
+Söyleyemezdim.
-Neden ama?
+Çünkü seni kaybederdim.
-Ama..
+Sen dokunulmazımdın. Büyüsü bozulurdu.
-Nasıl dayanabildin peki?
+Kim söyledi dayanabildiyimi?
-Anlamadım.
+Yazdım...Her yandığında bağrım yazdım.
-Bana yazsaydın?
+Sen de okudun...
-Nasıl anlayamadım ya ben?:(
+Üzülme...Yasaktın...Kalbin doluydu.
-...
+Ama şuan buradasın ya.
-Ama sen. Zaman yok ki.
+Ne için?
-Kaybolan onca yılın telafisi için.
+Geldin yaaa. Bu bana yeter.
-Ama sen gidiyorsun:(
+Beni güzel hatırla. Bu halimle değil.
-...
+Beni mutlu halimle hatırla.
-Mutlu muydun sahi?
+Sen mutluydun:)
-Bu değil sorumun cevabı.
+Sen...Mutluydun...
-AMA NEDEN?
+Çünkü şuan burada olmazdın. O son damla göz yaşı. Ona hapset beni.
-Sus! Deme öyle!
+Bari bu gün susturma. Sustum yeteri kadar.
-Aff et!
+Sakın! Bana söz ver.
-Ne için?
+Cennetimde..Bari orada..
-....
+Neden susuyorsun?
-Ben bunu bilemem.
+Unuttum. Sen zaten Cennetini bulmuştun.
-...
+Çok mutlu ol. Benden sonra kimse bi ben olmasın. Eski günlerdeki gibi.. Kimseyi benim yerime koyma.
-Tamam. Bunun sözünü verebilirim. Çünkü kimse senin kadar deli olamaz:)
+Şu halimle bile güldürdün ya..
-Suskun....Suskun...Sus..kun.......