Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kadıkoyun Sakinleri
1927’de yapılan nüfus sayımında, İstanbul’da yaşayan 100 binin üzerindeki Rum yurttaşımızın sayısının, günümüzde 3000 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Cemaat üyelerinin sayısındaki azalış, din ve kültür aktarımının vazgeçilmez unsurları olan ayin, düğün, vaftiz vb. ritüellere katılımı ve nüfus azalmasına paralel ilerleyen genç nüfusa aktarımı her geçen gün daha da önemli kılmaktadır. Pazar ayini: Pazar sabahları ve büyük bayramlarda yapılır. Ayinde tüm inananlar adına birkaç kişi yüksek sesle dua okur. Pazar ayininin adı ‘Efendimizin Günü’ manasına gelen Kiryaki dir. Hz. İsa’nın bütün hayatı ve bütün vaazı kısaca tekrar edilir. İlk ayini yapan, sofrada son akşam yemeğini hazırlatan Hz. İsa’dır. 12 havarisi ile birlikte aynı masadadırlar. Hz. İsa bu sofrada içlerinden birinin kendisine ihanet edeceğini söyler. (*Son akşam yemeği duvar resmi tüm bu açıklama sonrasını gösterir.) (İhanet ettiği düşünülen Yahuda’dır.) İsa bu yemekte bir ekmeği böler, yarısını sağındaki, diğer yarısını da solundaki havarilerine uzatır. Birer lokma alıp yemelerini ve aynı kâse şaraptan birer yudum içmelerini söyler. ‘Beraberken de böyle yapın’ diye buyurur. Hz. İsa’nın son akşam yemeğindeki ekmek için, ‘bu benim bedenimin, dünyevi vücudumun simgesi’, şarap için de, ‘bu benim akıtılacak olan kanımın simgesidir’ sözleri bu ritüelin omurgasıdır. Papaz, pazar ayininde ‘son akşam yemeği’ anlatısını gerçekleştirir. O masa başında dua eden papaz, Tanrıdan kutsal ruhu yollamasını, bu ekmek ve şarabı İsa’nın bedenine dönüştürmesini ister. Bu dua olmazsa ekmek ve şarabın manası kalmaz. Rab eğer papaz ayini düzgün ve doğru şekilde uygularsa, zaten kiliseye gelecek, ekmek ve şarabı gerçek kendi kanı ve bedenine dönüştürecektir. Bu nedenle ayin her defasında aynı titizlikle uygulanır.
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.