Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

188 syf.
10/10 puan verdi
"Eserimi büyük bir ruh ağı gibi, Birbirine saçlarıyla bağlanan o kadınlara ithaf ediyorum. Seven, doğuran, ümit eden, Binlerce defa düşüp yeniden ayağa kalkan, Eğilen ancak yenik düşmeyen kadınlara. Onların savaşını biliyorum, Gözyaşlarını ve sevinçlerini paylaşıyorum, Her biri biraz ben." Laetitia Colombani bu muhteşem kitabı böyle özetlemiş. Bunun üzerine ben ne anlatsam eksik kalacak. Twitter'da denk gelip aldığım uzun zamandır okunmayı bekleyen kitabı okurken içim acıdı, tüylerim diken diken oldu. Bir yandan da hayatın tüm darbelerine karşı dimdik ayakta duran kadınların mücadelesini görünce göğsüm kabardı. İnsanın hayatla mücadelesinde başına neler geleceği hiç kestirilemiyor. Bazen kendi hataları, genellikle yaşadığı ülkedeki toplum baskısı insanı içinden çıkılması kolay olmayan bir çıkmaza sürüklüyor. Bu kitapta da bu çıkmazlardan hiç yılmadan, inatla, kimseye aldırmadan, büyük bir cesaretle çıkan üç harika kadının hayat hikâyesi anlatılıyor. Smita, Giulia ve Sarah . Birbirinden habersiz, çok farklı kültürlere sahip ülkelerde yaşayan bu kadınlar yaşadıkları acılarla bir saç örgüsü gibi birbirine bağlı. Kader onları hiç olmayacak bir yerde birbirine bağlamış. Smita Hindistan'da, Giulia İtalya'da ve Sarah Kanada'da yaşıyor. Smita hem kadın olup hem de toplumun en alt tabakasından olunca yaşadığı hayat cehennemden daha kötü bir hâl alıyor. Ülkedeki tuvalet yokluğu nedeniyle üst tabakadan insanların dışkılarını eliyle temizlemek zorunda. Eşi işe tarlada fare avlamaya çalışıyor. Kazançları ise sadece yakalanan fare. Fare yiyerek hayatta kalmaya, zenginlerin o pisliklerini temizlemek zorundalar. Smita'nın bir de kızı var. Kendisi küçük yaşlarda annesi ile beraber ilk tuvalet temizlemeye gittiğinde neler hissettiğini hatırlayınca (ki unutmak imkânsız) kızını bu hayattan kurtarmak için, her şeyi göze alıyor. Kızı ile tüm yokluğa rağmen, eşinin cesaret edip onlarla gitmediği bir yolculuğa çıkıyor. Giulia, babasının atölyesinde çalışan genç bir kadın. İtalya'da yaşıyor. Kuaförlerden kesilen saçları toplayıp onlardan peruk, postiş yapıyorlar. Aileden miras kalan bu meslek Giulia'nın kaderi oluyor. Babasından kalan bu mesleğe sahip çıkıp, annesinin ve ablasının tüm olumsuz düşüncelerine karşı hem atölyeyi hem de kendini kurtaracak kararlar alıyor. O kararı aldıran adamla tanışması ve adamın Hintli olması hikâyeyi kafada birleştirmek için bir ipucu. Ve son savaşçımız Sarah. Sarah Kanada'da yaşayan, iki kere evlenip ayrılan, üç çocuğu olan, işine delicesine âşık bir avukat. Avukatlık mesleğini kadınlarda aşırı dozda olan inat ve mücadele gücüyle birleştirince neredeyse hiç dava kaybetmeyen bir avukat haline geliyor. Ünlü bir hukuk bürosuyla ortaklık yapacak kadar yükseliyor. Bu kadar başarı için tabii bir sürü bedel ödemek zorunda kalıyor. İki ayrılık, üç çocuk . İşlerin yoğunluğu nedeniyle çocuklara hiç zaman ayıramıyor. Bütün bunlara rağmen Sarah hiç yılmadan çalışmaya adını duyurmaya devam ederken, bütün hayatını altüst eden acı bir gerçeği öğreniyor. Birbirinden habersiz bu üç savaşçımızın hikâyelerini yazar parça parça anlatmış. Sonu öyle bir bağlamış ki parçalar birleşince gözüm doldu. Okunmaya kesinlikle değecek bir kitap. Dünyanın neresi olursa olsun kadınlara yapılan haksızlık ve şiddetin şekli değişse de acısı değişmiyor ! Yaşamın tüm zorluklarına, toplum baskısına, aile baskısına rağmen dimdik duran, yılmadan mücadele eden, düştükçe yeniden ayağa kalma gücü bulan, hayır deme cesareti gösteren tüm kadınlara selam olsun ! SİZDEN KORKUYORLAR. ÇÜNKÜ TOPLUMU DEĞİŞTİRECEK GÜÇ SİZDE ! GÜCÜNÜN FARKINDA OLAN TÜM KADINLARA... Kitaplarla ve sevgiyle kalın... Nefes aldığımız her an bir umut var !
Saç Örgüsü
Saç ÖrgüsüLaetitia Colombani · Yan Pasaj Yayınevi · 20206,6bin okunma
·
156 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.