2022/64. Kitap: Yaz Sinemaları.
Murathan Mungan’dan; Yedi Kapılı Kırk Oda, Yaz Geçer, Mırıldandıklarım, Çağ Geçitleri, Eski 45’likler, Oda, Poster ve Şeylerin Kederi, Kum Saati, Aile Albümü, Gelecek, Bazı Yazlar Uzaktan Geçer, Başkalarının Gecesi, Omayra, Timsah Sokak Şiirleri ve Mürekkep Balığı'ndan sonra okuduğum 15. kitap...
Yaz Sinemaları; 106 sayfadan oluşan çok güzel bir şiir kitabı.
Yaz Sinemaları'nda Mungan; sinema fonunda insanı şekil ve muhteva olarak ele alıyor. Yaza da sık sık değinen şair, bu kitapta diğer okuduğum kitapların aksine çok daha uzun mısralardan oluşan uzun şiirlere yer vermiş. Zaman zaman şiirden ziyade şiirsel öyküler okuyor gibi oluyorsunuz. Çok sürmüyor, Mungan okuru bir yerden yakalayıp şiirinin o büyülü dünyasına çekiyor.
Kitaptan bazı alıntılar:
"Her şeyi ama her şeyi
Anımsamalıyım anımsamalıyım anımsamalıyım
Belki böyle ulaşabilirim kendime" (27).
"Görüntüyü kanatmıyorsa zaten nedendir film müziği" (36).
"Yağmur onun'çün başlı başına bir iklimdir, bir şeyleri başlatır, bir şeyleri bitirir" (39).
"Her ayrıntı gerçeğin binlerce kez parçalanmış hücresi,
Düzayak yaşayanlar için her biri bir film hilesi" (46).
"Umutsuz bir yaz geçiriyorum" (47).
"En olmadık zamanlarda harcadık kendimizi
Onu anlamak biraz da anlamaktır hepimizi" (52).
"Şimdi herkes kendinin soyağacı" (63).
"Aynı eşikte durduğumuz insanlar
Bazen ayrı sokaklara çıkar" (69).
"Yok mudur herkesin hayatında
Birkaç yitik sayfa, birkaç zaman parçası" (70).
"Sanki kimse sevmiyor, konuşmuyor, ölmüyor
Yanından geçiliyor, üzerinden atlanıyor" (73).
"Yalnızdım. Sinemalar kadar yalnız ve kalabalık" (74).
"Hep aynı kişiyle yattığım yataktan
Her defasında başka biriyle kalktım" (74).
"Terk edildim. Aldatıldım. Kullanıldım.
Kendi lincime bile seyirci kaldım" (77).
"Gördüğüm filmlerden yüzyıl uyuyakaldım" (77).
"Yaz geçer, ömür/de
Geçmeyen nedir, geçer görünen
Sessiz parklar kimsesizliğinde" (78).
"Beklemiş sözler. Bekletilmiş sözler
Öksüz kalır
Kaçınılmazdır.
Ya da yanlış yerlerde, yanlış kişilere kullanılır
Nasıl saptanır bir ömürde bir dilin kırıldığı yer" (79).
"Düşünsene bir insan hayatında kaç kere on beş yaşında olur" (84).
"Bense sözcüklerden korkuyordum. Sözcükler köşeliydi, dilime batıyordu. Anlamın uçsuz derinliği sözcüklerden yapılmış hücrelere tıkılmıştı" (87).
"Sanki ağaçlara değil, içimde bir yerlere çıkıyordum" (90).
"Bütün gün ağaçlarda, filmlerde, romanlarda yaşıyordum" (90).
"Nelerdi şimdi pek ayıramasak da
Biz indik
Bir şey kaldı ağaçlarda" (91).
"Her şehrin gurbeti sinemalar(dır)" (94).
"Artık tekin değilim" (96).
"Bir gün delireceğim korkusunu karanlık bir taş gibi taşıdım içimde" (96).
"Delirmekse bunca şeyden sonra bile hâlâ,
Küçük bir umut ışığı" (97).
Güzel şiire hasret kalan herkes kesinlikle okumalı. :)