Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

175 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Merhum Mehmet Eröz. Pek çok konuda araştırma yapan, tarihçi ve Türkolog. Büyük ve emektar tarihçilerimizden birisi lakin o da gereken kıymeti göremeyen, kıymet görse de önemsemeyen ve çalışmalarıyla bu ülkeye hizmet edip unutulmuş bir isim. Yazdığı makaleler ve kitaplar pek çok alanda kullanılmış lakin gerektiğini önemi görmemiş. Bu vesileyle bizler de onu okumak, anlamak, öğrenmek ve yeniden yaymak mecburiyetindeyiz. Değerlerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz, kendi değerlerinden utananlardan olmuyoruz. Mehmet Eröz de rahmetli Fuat Köprülü gibi kendi kendini tashih eden, daha bilinen tabirle havalara girmeyen, kendiyle övünmeyen ve yanlış yaptıysa bunu da söyleyerek düzelten biridir. Tashih, kelime anlamı olarak düzeltme demektir ve bir metnin ya da basılı materyalin hatalarının giderilmesi ve biçimsel niteliğinin geliştirilmesi anlamını taşır. Ona dair yazacağımız incelemede de bunu göz önüne alarak incelemelerin bazı kısımlarına aynı paragrafları ekleyebilirim. Bize kazandırdığı en temel tanımlamalar ise Kürtleşen Türkler, Türk Kürtleri ve Zaza Türkleridir. Bunlar arasında Kürtleşen Türkler için Irak ve Suriye bölgelerinde yaşayan, Müslüman olan Türk demek olan Türkmenleri örnek gösterebiliriz. Biliriz ki bu şerefli ve haysiyetli insanlar birileri gibi ülkelerini bırakıp kaçmamış, sınıra kadar kadın ve çocukları getirip Türkiye Cumhuriyet’ine emanet ettikten sonra vatanını savunmaya devam etmişlerdir. Asla kendisiyle övünmeyen, hak bildiğini konuşan bu kalbini eline almış adamın kitaplarını hep beraber inceleyelim ve okuyalım istiyorum. Bu konuda da okumak isteyenlere elimden geldiğinde, seve seve yardımcı olabileceğimi belirtmek isterim. Yazarımız Nisan 1975 tarihli yazısında 47 yıl evvel önsöz kısmında çok güzel bir nokta koyuyor. “Bu misallere dayanarak, kitabımızın faydalı olacağına inanıyoruz. Aynı menşeden gelen; tarihi ve içtimai kader birliği olan Türk Zümrelerini bölmek, milli birliğimizi ve dirliğimizi bozmak, vatanımızı yıkmak isteyenlerin oyunlarına karşı eserimizin uyarıcı ve aydınlatıcı tesirleri olursa, kendimizi bahtiyar sayacağız.” Bunun en güzel yanı ise bu kitap en iyisi, en doğru söz burada, burada yazılanların hepsi gerçek gibi kendini övücü tanımlamalara girişmeden, doğru bir tanım ve yaklaşım sergilemesidir. Çünkü gerek coğrafya gerek yaşayış gerek tarihsel bilgilere dayanarak yapılan araştırmaların sonucu burada yaşayan pek çok insanın nelerden geldiği ne olduğu ve hangi adlandırmaları aldıkları ve hatta hangilerini kabul etmediğini öğrenme fırsatımız oluşuyor. Bu da tadından yenmiyor tabi. Oturup bu bilgileri tek tek arayıp notlar almak aylar belki yıllar sürer. Bu yüzden böyle araştırma eserleri adeta tadından yenmez diyebileceğimiz bir durum oluşturuyor bizlere. Son derece faydalı bir eser olduğuna inanıyor, iyi okumalar diliyorum..
Doğu Anadolu'nun Türklüğü
Doğu Anadolu'nun TürklüğüMehmet Eröz · Ötüken Neşriyat · 201510 okunma
·
255 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.