Gönderi

366 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 10 days
Ayvalık'ta Başlayan ve İstanbul'da Devam Eden Bir Aile Hikayesi...
Herkese Merhabalar, Daha dizisi çıkmadan önce kitabını almış ancak nedense bir türlü okuyamamıştım. Daha sonra dizi başladı ve bir kaç bölüm izledim hoşuma da gitti ama bıraktım. Kitaplar her zaman daha iyi gelir bana :) Kitabı sanırım 1 ay önce bitirdim ancak yorumu şimdi girebiliyorum. Kitabın konusuna gelirsek; öyle uzun uzadıya anlatmayacağım zira dizisi ekranlarda arzı endam ediyor. (Her ne kadar kitapta ki olay örgüsünün çoktan dışına çıkmış olsa bile) Defne isimli kızımızın yurtdışına gittiği bir dönemde, uçağa binmeden öncesi ortanca teyzesi Dönüş'ün kendi günlüğünü ona vermesi ile kitabımıza giriş yapıyoruz. Defne yurtdışında kalacağı yerde hemen kendine Türk arkadaşlar ediniyor ve teyzesinin ona verdiği günlüğü okumaya başlamasıyla bizde olayları okumaya hızlıca dalıyoruz. Ayvalıkta geçen hikayemizde en başlarda çok güzel ve sıcak bir ailenin evine konuk oluyoruz. Öğretmen Nesrin Hanım ve Memur Eşi Sadık Bey 3 kızları (Türkan- Dönüş ve Derya) ile birlikte yaşayıp gitmektedirler. Mutlu giden hayatları çok yakında tüm aile fertlerini etkileyecek bir karar ile değişecektir. Ayrıca Nesrin ve Sadık'ın da kızlardan sakladığı bazı geçmişte kalan gizli durumları da vardır. Öncelikle karakterleri çok kısa tanıyalım; Sadık : Sadık karısına, kızlarına daha doğrusu köklerine, sevdalı bir Postane Müdürü’dür. Anne ve babasını küçük yaşta kaybedince kardeşlerinin tüm ailesi olmasından kaynaklı her zaman ailesinin her şeyden önde tutan çok tatlı bir Baba figürü :) Nesrin : Nesrin, Sadık’ın aksine doğduğu topraklara kök salmak değil, o topraklardan kopmak için elinden geleni yapan bir kadındır. Hiçbir zaman Ayvalık’ı ve o dar çevreyi sevmemiş, kendisini onların içinde hep mutsuz ve baskı altında hissetmiştir. Kızları ve Sadık sebebiyle topraklarına dönmek zorunda kalsa da hiçbir zaman gerçek anlamda mutlu olamayacak baskın bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. (Kendisini çok sevememiştim ) Türkan : Ailenin ilk göz ağrısı olan kızımız, güzelliği ile dillere destan olmuş ve bir gün hayatının beyaz atlı prensi ile evlenme hayalleri kuran bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Ama sonrası kızcağız için cehennem hayatı oluyor :( Dönüş : Ailenin ortanca , duygusal ve en tatlı kızı bana göre. Olayları kendisinin ağzından okuyoruz. Edebiyat aşığı olduğu için kendisini en çok sevdiği Çalıkuşu kitabında yer alan Feride ye benzetmektedir. Ancak aslında en büyük sır kendi geçmişinde ama haberi yok. Çocukluk aşkı Serdar ile kavuşacağı anı yıllarca bekliyor kıyamam :( Derya : Ailenin en küçük ve başına buyruk sözünü sakınmayan kızı. En büyük hayali Mimar olmak ama yine kendisine çelme takanda hep aşırı tez canlı olması durumu oluyor... Nesrin Hanım, kızı Türkan'ı el bebek gül bebek büyütüyor. Ve bir gün bölgenin ileri gelen ailelerinden bir kişi olan Rüçhan Hanım onlara haber gönderiyor. Kızı Türkan'ı oğlu Somer'e istiyor. Nesrin havalar uçuyor ve türlü saçma gelişen olayları görmezden gelip kızını o zengin aileye gelin olarak gönderiyor. Saçmalık dediğim olaylar, Somer ve Türken hiç karşılaşmıyor her şeyi Rüçhan hallediyor ve çiftimiz evlendikleri gün birbirlerine görüyorlar. Sonra ne mi oluyor? Somer benim başka bir sevgilim var biz arkadaş olalım diyor ve Türkan'ı odada bırakıp gidiyor. Türkan evde 4 gün tek başına kalıyor. Rüçhan cadısı eve gelip durumu öğrenince o kadar sinirleniyor ki oğlunu elinde tutamadığı için kızcağızı hastanelik edene kadar dövüyor. Sonrası Türkan için zaten çokta güzel gitmiyor. Bir daha dayak yemese bile o zenginlik içinde esir gibi yaşıyor . Aradan geçen yıllar içinde Somer ile bir gün birlikte oluyor ve hamile kalıyor bu olaydan sonra kızı Defne dünyaya geliyor. Tüm aile hastaneye gidiyor ancak Rüçhan o kadar küçük görüp geri gönderiyor ki aileyi ben üzüldüm onlar adına. Ama Nesrin kızı ile kalıyor ve aralarında bir tartışma çıkıyor. Nesrin 2 gün sonra eve geliyor ve kimseyle konuşmadan uyuyor. Sabaha ise yatağında ölü bulunuyor. Ailenin Nesrin vefat etmesi sonrası iyice dağılıyor ve geçen yıllarda, Türkan yıllar sonra o evden kızı Defne'yi alıp baba evine dönüyor ve kendi ayakları üzerinde duruyor. Hayatının aşkı olan Kartal ile tanışıyor. (Kartal kitapta en sevdiğim karakter oldu, Türkana deli gibi aşık, kardeşlerini kendi kardeşi görmesi, Defne'yi kendi kızı yerine koyması ve söylemleri çok iyiydi. )Derya İstanbul da evlenmiş çocuğu olmuş, Dönüş ise geçirdiği hastalık sonrası bünyesi kırılgan olmuş ve ailesinin tek çocuğu okutabilecek durumda olması nedeniyle üniversiteye gidememiş biri oluyor. En büyük ama sevgilerini birbirlerine söyleyemedikleri Serdar ile ayrı düşmüş ama aradan geçen yıllara rağmen onu beklemeye devam etmektedir. İstanbula taşıdıkları zaman kader ağlarını örüyor ve artık güzel günler 3 kız kardeşi bekliyor... Ta ki Dönüş'ün hastalığını öğrenene kadar... Türkan ve Serdar'ın yıllar sonra kavuşması ve evlilik süreci tam tadındaydı. Bu arada favori çiftimde bu ikili oluyor :) Dizi ile Kitap arasında özellikle Somer ve Türkan ikilisi özelinde tamamen alakasız bir süreç devam ediyor. Derya ve Hakan olayı gibi bir durum yok. Yani kitabı ne kadar naifse dizisi bir o kadar daha değişik bana göre. Kitabını okurken, o sımsıcak ilişkileri, kardeşler arası kopmayan bağlılığı, sürekli bir olay olmasını çok ama çok sevdim. Puanım : 10 :)
Üç Kız Kardeş
Üç Kız Kardeşİclal Aydın · Artemis Yayınları · 20209.5k okunma
·
2,395 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.