Tarihte hiç kimsenin yükselişi ve alçalışı Pargalı İbrahim Paşa kadar keskin ve dramatik olmamıştır. Mülteci olarak geldiği topraklarda zengin bir hanım anne tarafından sahiplenilişi kaderine hükmedecek olan ilk şansıdır. Hanım anne tarafından iyi bir terbiye ve eğitim ile büyütülmüştür. Kanuni Sultan Süleyman ile karşılaşması ve sahiplenilişi bu sıralarda olmuştur. Yavuz Sultan Selim'in ölümü üzerine efendisi ile beraber Payitaht'a gelmiş, bu sırada maliyeti padişah tarafından karşılanan bugün Türk İslam Eserleri Müzesi olan saray yaptırılmıştır. Yine aynı dönemlerde çıktığı iktidar basamaklarından biri olan hasodabaşı taltifi ile konumunu güçlendirmiştir. Tarihte hiç görülmemiş bir şekilde efendisi tarafından veziriazam yapılmıştır. Çok akıllıdır, cömerttir, zengindir, entelektüeldir. Kitaptaki yabancı elçi raporlarında kendisi hakkında ''her gelen elçi ile kendi dillerinde konuşacak kadar dil bildiği'' ifadesi yer almaktadır. Osmanlı Devleti'nin zirveye çıktığı dönemlerde bütün siyaset, maliye, bürokrasi ve ordu gücü tekelindedir. Mısır'daki isyanı bastırmış, tertip almış, kanunlar hazırlamıştır. Dünyanın en kısa süren meydan savaşı olan Mohaç Meydan Savaşı planlarını bizzat hazırlamıştır. Irakeyn Seferi'ni Serasker (Başkomutan) olarak bizzat yönetmiştir. Küçük Alman Seferi ve Macaristan Seferleri'nde bulunmuş, Viyana Kuşatması'nda başarısız olmuş, fakat diplomasiyi kullanarak bu yenilgiyi bir galibiyete çevirmiş, imzalanan antlaşma ile kendisini bir Avrupalı kral ile denk tutmuş, dünyanın en nüfuzlu birkaç kişisinden olmuştur. Kendisi Hatice Sultan ile evlenmemiştir, evlendiği kişinin adı Muhsine Hatun'dur. (Kumkapı'da bir mahalle ve cami adını eşinden almıştır.) Kendisinden önce ve sonra asla olmamış birkaç hadise de yaşanmıştır. Bizzat padişah tarafından canı ve malı teminat altına alınan bir Hattı Hümayun hazırlanmıştır. Kendisinin padişahtan sonra gelen ilk kişi olduğuna dair ferman yazılmıştır. Padişah bu fermanında annesini, şehzadelerini, eşlerini, vezirleri, beylerbeylerini kısaca bütün üst düzey şahsiyetleri uyarmış İbrahim'in izinden gitmeyi şart koşmuştur. Bütün dünya işlerini ibrahim'e bıraktığını açıklamıştır. Sonunun gelmesi de yine bu döneme rastlar. Bütün gücü elinde bulunduran İbrahim, (haklı olarak) şu cümleleri kurmuştur: "Bu büyük devleti idare eden benim; her ne yaparsam, yapılmış olarak kalır, zira bütün kudret benim elimdedir; memuriyetleri ben veririm, eyaletleri ben tevzi ederim; verdiğim verilmiş, reddettiğim reddedilmiştir. Büyük padişah bir şey ihsan etmek istediği yahut ihsan ettiği zaman bile eğer ben onun kararını tasdik etmeyecek olursam, gayr-i vaki gibi kalır; çünkü her şey; harb, sulh, servet, kuvvet benim elimdedir.'' hırsının en büyük dışa yansıması olan bu cümleler sonunu getiren birkaç nedenden en önemlileri olmuştur.

Kanuni ve Pargalı İbrahim PaşaErhan Afyoncu · Yeditepe Yayınevi · 201245 okunma

··

180 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İbrahim Dalkılıç