Gönderi

kafamdan dumanlar çıkıyor
her birimizin beynindeki benzersiz bağlantı haritası üzerine konuştuklarımızı tekrar düşünecek olursak, her birimizin öznel deneyimleri gerçekten de "öznel"dir. Yani bize hastır ve eşi-benzeri yoktur. Bu açıdan hepimiz, kendimize özel bir evren içinde kişisel hayatlarımızı yaşamaya devam ederiz. Bir adım daha ileri gidelim: Diyelim ki çok gelişmiş bir teknolojiyle, bir insanın beyni bedeninden çıkartılarak özel bir besleyici Sivi içinde çok gelişmiş bir bilgisayara bağlandı. Milyarlarca sinir kablosu, bilgisayarın işlemcisinden gelecek emirleri almak üzere minik elektrik kablolarıyla gelişkin bir bilgisayara bağlandı. Teorik olarak böyle bir bilgisayar, içinde yüklü olan gelişmiş bir yapay zekâlı yazılımla, yaşamını suni olarak sürdüren bu beyne istediği duyu sinyallerini gönderebilirdi. Mesela şu anda siz, böyle bir beyinden ibaret olsaydınız, sadece dışarıdan gönderilen yapay duyu sinyallerini değerlendirebildiğiniz ve onu gerçek zannettiğiniz için, kendinizi "beyinle ilgili bir kitapta, beynin sanal gerçeklikle dışarıdan yönetilebileceğine dair bir yazı okuyan kanlı canlı bir insan" olarak algılayabilirdiniz. Elinde tuttuğu kitabın şekli, dokusu, bedeninin pozisyonu, etrafındaki dünyadan gelen sesler, ağzındaki tat, önceki günlere dair anılar, geleceğe dair umutlar... Bunların tamamı, teorik olarak elektrik sinyalleri halinde o beyne verilebilirdi. Yani kısacası, bu sayfaları okuyan siz, aslında böyle bir beyinden ibaret olabilirsiniz! Elinizdeki kitap, okuduğunuz satırlar, düşünceleriniz, deneyimlediğiniz her şey, bir bilgisayarın size dikte ettiği bir sanal gerçeklik olabilir. "Böyle bir şey mümkün değil ki!" fikri de kolaylıkla böyle bir sistem tarafından size verilebilir. Ne kadar acayip olsa da 1999 yapımı ünlü The Matrix filmine esin kaynağı olan mesele, böylesine açık bir gerçektir. Kaldı ki halen günümüzde sizin yahut benim (eğer 'ben' diye bir şey varsa!), sanal gerçeklik sistemi içinde yaşayan bir beynin hayalinden ibaret olup olmadığımızı test edebileceğimiz herhangi bir yöntemimiz yoktur. Zira gerçekten böyle "kavanozdaki bir beyin" isek yapacağımız tüm çaba ve araştırmalar, üreteceğimiz tüm düşünceler o yonetici yazılımın ve bilgisayarın ürünü olacaktır. Garip ama gerçek
Sayfa 202Kitabı okudu
·
80 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.