Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

248 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
İhtiyarlara Yer Yok
#İşbu inceleme yazısında çokça detay yer almaktadır.# “Çoğu zaman dünyanın gidişatı kötü falan dediğimde insanlar gülümseyip yaşlandığımı söylüyor bana. Yaşlanma göstergesiymiş. Ama bana sorarsan insanların ırzına geçip öldürmekle çiklet çiğnemek arasında fark göremeyen bir insan benden çok daha kötü durumdadır. Kırk yıl o kadar uzun bir süre değil. Belki kırk yıl sonra bazıları uyanır. Çok geç olmamışsa.” (Ed Tom Bell, Sayfa 160) Cormac Mccarthy Amerikan Edebiyatı'nın en önemli isimlerinden biri olup son yıllarda kitapları filmlere de çevrilmektedir.
İhtiyarlara Yer Yok
İhtiyarlara Yer Yok
kitabında yazar mekan olarak Amerika-Meksika sınırını seçmiştir. Sınır ayırdığı iki yerin ne içinde ne dışında geçici ve ara bir alandır; terör, kaçakçılık ve diğer suçlara zemin hazırlayan bir coğrafyadır. Amerika ve Meksika arasındaki bu sınır da medeniyet çizgisi gibi görülmektedir. Yazar bu nedenle mekan olarak bu sınırı seçmiştir. Yazar, ana karakter olarak yıllardır bu bölgede şeriflik yapan Ed Tom Bell’i, burada yaşayan ve açgözlülüğünün hayatını kararttığı Llewelyn Moss ile neden-sonuç ilişkisi olmadan şiddeti temsil eden, bireysel adalet sistemi olan Anton Chigurh'u seçmiştir. Dönem olarak da Amerika tarihini pek çok anlamda en fazla etkileyen Vietnam Savaşı'nın sonrası seçilmiştir. Vietnam Savaşı Amerika içinde tepkiyle karşılanan bir olaydır ve bu nedenle de Llewelyn Moss gibi savaş gazilerine minnetle, şükranla yaklaşılmamaktadır. Hatta onlara suçsuz insanları, çocukları öldürdüklerini düşündükleri için katil damgası vurulmuştur. Vietnam Savaşı sonrası mekan olarak seçilen sınırda yaşanan suçlarda da bir değişim görülmektedir. Okuduğum birkaç yerde bu dönem öncesinde sınır ihlallerinin eskiden sığır otlatma veya petrol ve altın arama nedeniyle olduğu, bu dönemden sonra ise bunların yerini artık uyuşturucu ticareti aldığı bilgisine yer verilmişti. Bu değişim insanlarda da belirgindir. Sade yaşam ve eski değerler savaşla birilkte geride kalmıştır. Llewelyn Moss bu değişimin örneği bir karakter olarak verilmiştir. Kitap, Moss'un avlanmak için gittiği sınırda bir çatışma alanı görmesiyle başlar. Bu çatışma alanında uyuşturucu satışı sırasında herkes ölmüştür. Kan izlerinden paranın kokusunu alan Moss kendini bir kovalamacanın içinde bulur. Bu kovalamada onu Chigurh, bu ikisini de polis takip etmektedir. Moss zenginlik hayaliyle kurtulacağı konusunda büyük bir yanılgıya kapılır ve hayatı Chigurh tarafından açık bir hapishaneye dönüştürülür. Kovalamaca sırasında onlarca kişi ölmüş ve şerif Bell ile ekibi hiçbir ölüme engel olamamıştır. Romanda da bu değişimin ne kadar şiddetli olduğu, eski dönemlere göre bu bölgenin nasıl bir şiddet yuvası haline geldiğini Şerif Bell üzerinden görür ve okuruz. Eski dönemde gayet başarılı şekilde görevini yerine getiren Bell artık yetemediğini ve değişime ayak uyduramadığını fark etmektedir. Kitabın giriş bölümünde "kendini bildi bileli kafasına öldürmeyi koymuş" genç birini ölüme gönderdiğinde bunu açıkça anlamış ve anlam verememiştir. Bell'in monologlarında kanun adamlarının adalete olan inançlarının kalmadığını, suçlulara karşı yetersiz kaldıklarını anlıyoruz. Tüm bunlar da Bell'in emeklilik kararı almasına, kendini yenilmiş hissetmesine sebep olur. Kitapta ana karakter aslen Bell'dir ve Chigurh da bu kitapta antogonist bir karakter olarak onun zıttını oluşturmaktadır. Savaşın insanlıktan çıkarıp bir robot haline soktuğu Chigurh, insan yaşamına saygısı olmayan, vicdanı sızlamadan yazı tura atarak gelişigüzel cinayet işleyen ve işlerini keyfi biçimde çekip çeviren biridir. Hem fiziksel, hem de ruhsal olarak son derecede güçlüdür. Savaş ortamına alışıktır ve anatomi ve tıp bilgisi vardır; öyle ki vurulduğunda mermiyi vücudundan çıkarabilmek için kendini veteriner malzemeleriyle ameliyat edebilmektedir. Romanda herhangi bir çözüme ulaşılamamış ve karamsar bir gelecek algısıyla roman sona ermiştir. Moss ölmüştür, Chigurh yakalanamamıştır ve Bell de yetersizliğinin farkına varıp emekliliğe ayrılmıştır. Yazar, Amerikan toplumunun Vietnam Savaşı sonrası düştüğü durumu başarılı bir şekilde aktarmıştır. Adalet, şiddet, değişim gibi konularda da evrensel bir hikaye oluşturmuştur. Coen kardeşler de başarılı bir şekilde romanı filme aktarmıştır. Film de izlediğim iyi uyarlamalardan biriydi. Hem kitabı hem de filmi tavsiye ederim. İyi okumalar, iyi seyirler.
İhtiyarlara Yer Yok
İhtiyarlara Yer Yok
Cormac McCarthy
Cormac McCarthy
İhtiyarlara Yer Yok
İhtiyarlara Yer YokCormac McCarthy · İthaki Yayınları · 2018340 okunma
·
131 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.