serinin son kitabını da okuyarak güzel bir yolculuğun sonuna geldim. 20 kitaptan oluşan bu seri temel de Müslümanca bir bakış açısı nasıl olmalı? sorusu üzerinden ele alıyor konuları. Ve bu Müslümanca bakış açısını kavramak için çok önemli ve değerli. Serinin bazı kitapları herkes tarafından çok rahat okunup anlaşılabileceği gibi bazı kitaplar tamamen akademik dil ile ele alındığı için ön bilgi olmadan okunduğunda tam ve doğru bir şekilde anlaşılamayacak kadar ağırdı. Özellikle son dört kitap -aralarda bu seviyede zorlayan kitaplarda vardı- oldukça yorucu geçti benim için. Bir kaç kez geriye doğru döndüğüm de oldu. Genel olarak alanımla ilgili okuma yapmayı sevdiğim ve temel seviyede bilgiye sahip olduğum için bendeki katkısı oldukça fazla. Özellikle de genç, lise çağındaki kardeşlere daha çok hitap ettiği ve onların kafalarındaki sorulara cevplar vermeye çalıştığı için ben bir öğretmen olarak çok faydasının olacağını düşünüyorum. Elimin altında olan bir seri olacak. son kitabın konusuna gelecek olursak dört bölümden oluşuyor. Kısaca o bölümlerden bahsedip noktayı koyak istiyorum. birinci bölüm; İdeoloji kavramı tarihsel ve etimolojik kökenleri itibari ile ele alınmıştır. ideolojinin geçirdiği kavramsal dönüşüm incelenmiş, Aydınlanma, Marksizim ve Sosyolojik süreçler vurgulanmıştır. İkinci bölümde; bu bölümde ana ideolojiler ele alınmış. sosyalizm, liberalizm, muhafazakarlık ve diğer melez ideolojilerin önemli düşünürleri, merkezi kavramların ideoloji ile ilişkisi genel olarak özetlenmiştir. Bunların yanında faşizm, sosyal demokrasi ve milliyetçilik üzerinde de durulmuştur. üçüncü bölümde se; 1950'lerde başlayan ve dönem dönem yeniden yükselişe geçen ideolojinin sonu tartışmaları irdelenmektedir. son bölümde ise; Müslümanların ideolojilerle nasıl münasebeti olacağına dair değerlendirmelere yer veriliyor. "İslâm da diğer dinlere olduğu gibi kendisine de meydan okuyan ideoloji ve ideolojimsi hareketlere karşı kendi söylemini kurmalıdır. Müslümanlar, Mehmet Akif'in deyişiyle, İslâm'ı asrın idrakine söyletebilmelidir. Dolayısıyla ideolojiler Müslümanların mevcut İslâm idrak ve anlayışlarını da etkileyen olgulardır. İdeolojik düşünce kalıplarına teslim olmamak kaydıyla, bu etkilenmenin çerçevesini ve sınırlarını Müslümanlar çizmelidir. Aksi halde İslâm birtakım eklektik ve seçmeci ideolojik söylemlerin nesnesi olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır." (syf. 19)

Bir Müslüman Çağdaş İdeolojiler’e Nasıl Bakmalı?Yunus Şahbaz · Beyan Yayınları · 202124 okunma

·

215 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Betül Zeyrek