nasıl kanattınız o domur domur mayıs göğünü
nerelere gizlediniz dal uçlarını
mevsimleri n’ettiniz
yeşili kırmızıyı zambak morunu
yavru kuşun sabah sıcaklığını
nerelere kitlediniz akşam yelini
karanlıklar
karanlıklar
ey karanlıklar
nasıl oturdunuz bu ellerle sofraya
ekmeği nasıl böldünüz
ben bu yükü hangi dağa
bilemiyorum
yüreğimi hangi suya
bilemiyorum
kıyıları al çiçekli karlı sular uuy
turnalar uuy
türküler uuy
yollar uuy
gitti o
gitti benim bahar yüzlüm
benim orman yüreklim
Karanlık sulara karışır gibi
dalar gibi dönülmez uykulara
akıp gitti kör karanlığa