Fournier'in dördüncü kitabı oldu, nasıl mutluyum anlatamam Kuzeyli Annem kitabı sırada sevgili Fournier'in 60'ında yazmaya başladığı ve 68'inde bitirdiği bir kitapla karşı karşıyasınız. Dul kitabını tanıtırken de yazmıştım, Fournier ne öykü ne roman yazarı, o yaşam deneyimlerini anlatı şeklinde ortaya koyan bir yazar. Bu eseri de öyle. 60 yaşına gelmiş bir adamın geçmişe, geleceğe ait duyguları verilirken bir iç döküş de yapılır,diğer Fournier eserlerinde olduğu gibi.
Her sayfada neredeyse altını çizdiğim cümle oldu. Tüm kitabı çizmemek için kendimi zor tuttum, zira her cümle nokta atışı olacak şekilde kurgulanmıştı. Ama en can alıcı cümle ve hayatın gerçeği şu oldu:"Ben on yaşında iken bir ihtiyar otuz yaşında idi. Ben otuz yaşında iken bir ihtiyar elli yaşında idi. Ben elli yaşıma girdiğim zaman bir ihtiyar yetmiş yaşında idi. Ona ne zaman yetişeceğim?" Ben şu an 44 yaşındayım. 18 li yaşlarımda 40 yaş bana yaşlı gelirdi :)) oysa hala gencim:) Aşağıdaki alıntılar kitabın tatlı bir özeti sayılır:
• Yaşam güzeldi. Güzel anılar yüzeye çıkıyor, onlar daha hafifler. Çok ağır olan kötüler dipte kalıyor. S. 11
*Cankurtaran yeleklerinizi takınız. Ve kurtarma sandallarının yakınında durunuz. Mürettebata fazla güvenmeyiniz,onların gözü mirastadır. S. 21
*İnsan ne zaman yaşladığının farkına varır biliyor musunuz? :Artık gazeteler daha küçük harflerle basılıyor demeye başladığında. S. 25
*Ben artık yaş sınırındayım ve belki de kendi sınırındayım. Bazı pişmanlıklarım var. Yapmayı istediğim ama asla yapamayacağım şeyler var. S. 35
*Altmış beşi geçtiniz mi? Ölüme karşı aşı olmayı unutmayın!!!! S. 39
*Bir ihtiyarın özgeçmişine ne denir biliyor musun? :Arşiv s. 51
*Yaşlı olunca kibarlık zorunlu değil. Gençken öyle olmak şart. Bir iş kapmak, bir sözleşme imzalamak için ne pahasına olursa olsun hoşa gitmek ve hep aynı fikirde olmak gerekiyor. S. 53
*Ben on yaşında iken bir ihtiyar otuz yaşında idi. Ben otuz yaşında iken bir ihtiyar elli yaşında idi. Ben elli yaşıma girdiğim zaman bir ihtiyar yetmiş yaşında idi. Ona ne zaman yetişeceğim? S. 55
*Epikuros "Ölümden korkmayın o geldiğinde siz burada olmayacaksınız." der. Ama ya yaşlılık, o geldiğinde biz hala burada olacağız. S. 83
*Ben hep gençken genç kalacağımı düşünürdüm. Kuşkusuz genç de ölecektim. Ateşli bir Bonapart olacaktım ama asla göbekli olmayacaktım. S. 85
*Demir gibi sağlam olabilirsiniz ama bu paslanmanızı engellemez. S. 95
*Yılların ağırlığı altında kambur yürümeyin. Ayaklarınıza bakmayın. Sonuna kadar başınız dik olsun. Karakterli olun ve hep 1 rakamı gibi dik durun,küçük ve eski bir C gibi büzük olmayın. S. 211