Gönderi
Aşk mı? Kariyer mi? Arkadaşlık mı?
! SPOILER UYARISI !
Spoiler içermektedir. Lütfen bunu bilerek okuyun.
Annesi tarafından uzun bir süre büyükannesinin bakımına bırakılan Tully, bir gün annesinin gelip onunla mükemmel bir aile olacaklarını hayal ediyordur. Bir gün gerçekten annesi gelir ama annesi onun olduğunu hayal ettiği kadar "iyi" değildir. Annesiyle Ateşböceği Yolu'nda bir eve taşınırlar. Burada karşı komşularının kendi yaşındaki kızı Kate ile arkadaş olurlar. Tabii bu arkadaşlık birbirlerini ilk gördükleri anda başlamaz.
Tully, lise 1 öğrencisi olarak lise sondan bir çocuğun davetiyle bir partiye katılır ve çocuk kıza burada tecavüz eder. Kız eve dönerken Kate'i görür ve birileriyle konuşmak ister. Bu şekilde kitap boyunca okuyacağımız dostluk başlamış olur. Ama kısa süre sonra Tully, yine büyükannesinin yanına dönmek zorunda kalır ve arkadaşından ayrılır. Yine de iletişimleri bozulmaz.
Bu iki genç kızın birlikte kurdukları bir hayal vardır, daha doğrusu Tully'nin kurduğu ve Kate'i dahil ettiği bir hayal: muhabir olmak ve birlikte haber programı sunmak. Birlikte bu hayalle aynı üniversiteye giderler, birlikte yurtta kalırlar ve arkadaşlıkları bu süreçte de devam eder. Ancak Kate bölümlerinden pek memnun değildir ve Tully ile kurdukları muhteşem ikili olma hayallerini gerçekleştirmenin onu mutlu etmeyeceğini sonunda kendine de itiraf edebilir. Ancak ne yazık ki sadece kendine itiraf edebilir.
Mezun olmadan önce Tully'nin staj için gittiği haber ajansında (Tully'nin önerisiyle) Kate de çalışmaya başlar. Üniversite bittiğinde birlikte eve çıkarlar. Kate patronları Johnny'ye aşıktır ama Johnny de Tully'ye karşı bazı duygular beslemektedir. Kate bunu gördüğünden ne Johnny'ye ne de Tully'ye bir şey söyler. Sadece kendisinin bildiği bir sırdır bu.
Zaman geçer ve Tully daha iyi bir teklif alıp başka bir ofise geçer, Kate'e onu da bir süre sonra yanına aldıracağını söyler ama Kate Johnny'ye olan aşkından dolayı istemez. Üçünün birlikte olduğu bir akşam Tully resmen Kate'ten Johnny ile sevişmek için izin alır, Kate izin verir ve (aynı evde kalıyorlardı hatırlarsanız) o akşam Kate yan odadan gelen sevdiği adamın (aynı zamanda patronu tabii) ve en yakın arkadaşının sevişme seslerini dinleyip ağlayarak uyur.
Daha sonra Kate işten ayrılıp bir reklam ajansına girer ve Johnny'ye (birkaç gün önce en yakın arkadaşıyla yatmış eski patronuna) açılır. Aradan zaman geçer, Kate (söylememe gerek var mı bilmiyorum ama Johnny'den) hamile kalır, evlenirler, çocuk düşer. Kate yeniden hamile kalır, bu sefer çocuğunu sağlıkla kucağına alır. Artık işini bırakmış, tam zamanlı anne olmuştur. Tüm bunlar olurken Tully ise kariyerinde ilerlemiş; hırslı, tutkulu yapısı (ve tabii çalışma azmi) sayesinde tanınan ve hayranlık duyulan bir muhabir olmuştur. Kate ilk çocuklarının okula başlamasıyla birlikte artan zamanlarında kurgu yazma kursuna gitmeye başlar ancak bir süre sonra fark eder ki ikinci ve üçüncü çocuklarına (kendileri ikiz) hamiledir. Çocuklar doğar, zaman geçer; Kate, bildiğimiz Kate, Tully bildiğimiz Tully olmaya devam eder. Bir gün bu iki arkadaşın arası bozulur, bir sene kadar konuşmazlar. İkisi de karşı tarafın özür dilemesi gerektiğini düşünüp bir adım atmaz. Ancak Kate kanser olduğunu öğrenir ve Tully ile konuşur. Tully son günlerinde Kate'e yardımcı olur, Johnny ve çocukların yanında olur. Ancak Kate bir süre sonra hayatını kaybeder.
Ve son.
~
Kate karakterinden pek hoşlanmadım aslına bakarsanız. Kendi hayallerini gerçekleştirmek için çaba harcamaması beni gereğinden çok sinirlendirdi. Üniversitede 4 senesini istemediği ama istemediğini de söyleyemediği bir bölümde harcadı, sonra hayalleri için bir kursa başladı ama kısa süre sonra hamile olduğunu öğrenip onu da bıraktı. Önceliklerini belirleme konusunda ve hissettiklerini söyleme konusunda problemleri olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca biri benim yakın arkadaşıma aşık olsa ve yattıklarını öğrensem (tek gecelik bir şey bile olsa) gidip de onunla evlenmeyi, çocuk yapmayı düşünmeyi bırakın, en başından ona açılmazdım bile. Ölene kadar benimle kalacak bir sır olurdu bu. Ama bunun bedelini epeyce ödedi Kate. Johnny ve Tully yalnız kaldıklarında, birlikte zaman geçirdiklerinde, öylesine konuştuklarında... Kate sürekli kıskandı.
Ancak Kate'in kıskançlıkları bununla sınırlı kalmıyor. Kate aynı zamanda Tully'nin kariyerindeki başarılarını da kıskandı. Bu durumda söyleyebileceğim tek bir şey var: Madem Tully gibi başarılı bir kadın olmak istiyordun, birini seçmen gereken bir yol ayrımına geldiğinde "aşk"ı değil "kariyer"i seçmeliydin.
Ben böyle bir yol ayrımna gelsem hangisini seçerdim diye düşünüyorum. Sanırım ben de Tully gibi kariyeri seçerdim. Belki de bu yüzden Kate'ten çok fazla hoşlanmamışımdır, tercihlerimiz farklı olduğu için.
~
Favori alıntılarım;
• #171600401
• #171601377
• #171602498
• #171632819
• #171852333
• #172185497
• #172227474
9/10
·
388 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.