Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Dinle Azize
Azize geldi Hüznünü eteklerinden döktü önüme “Ben yaralıyım” dedi Yaralarımı sakladım gizlice… “Dostum olduğuna yemin et” dedi Etmedim , kırıldı! Gerçek dostlar yemin etmezler azize… Gerçek dostlar ne diyorsa o’dur. Gerçek sevgililer yemin etmezler. Bana sarılarak ölür müsün? dedi azize Sana ölene kadar da sarılırım dedim Ama istersen sana Kollarını kullanmadan sarılmasını da öğretirim. . . . . . 1) Bak azize! Senin dikenlerin var Kim yaklaşsa yaralanıyor Uzaklaşsa sen üşüyorsun Sen aslında kırmak istemiyorsun Ama onlar seni bunaltıyorlar. Sevgileri ile… Özlemleri ile… Üzerine geliyorlar… Kendisi olamayanların sen olmak istemeleri… Kendisine sahip olamayanların seni sahiplenmeleri yoruyor seni Sonra kızıyorlar sana Bencil olmakla suçluyorlar Benliğini bize ver diyorlar… Benim benden başka kimim var diyorsun Kimse yok azize.. Senden başka kimse yok… O yüzden mezarlar hep tek kişiliktir… 2) Azize Göğüs kafesime başını koyup ağlayan bir kalbim var benim Ne mutlu yaslısın Teselli edecekler seni… ben hayatın tadı tuzuydum ama tuz ya tadını yitirirse? Bütün diller sana sabrı anlatır,müjdelenirsin… Bana dokunan bir dil bir daha döner mi sanıyorsun? Beni düşün ve tuz azize… Beni düşün ve sus… 3) Doğruları dininde arama… Dinini doğrularda ara azize.. Çünkü beni yargılayanlar seni de yargılayacaklar Kitabını sana karşı haykıracaklar O zaman anlayacaksın sürülmek nedir kendi Tanrından… Sen tanrını her zaman kendinle götür Unutma İnsan iki tanrıya birden kulluk edemez.. Ve iki kere yaratılmaz insan… 4) Bazılarının üzerine doğar güneş Bazılar ise doğmak için güneşi bekler Sabah olunca uyananlar Biraz da akşam olunca uyuyanlardır Ben geceleri ayakta Gündüzleri karanlıktayım… Çünkü ışık içime giren değil İçimden gözlerime vurandır… Gündüzleri baktığın gözler neden karanlık anlıyor musun? Çünkü onlar güneşi dışarıda arayanlardır.. Ah azize Gözler mi kör olur yoksa kör olan kalpler midir? Ağzını değil yüreğini tut azize Çünkü insan ağıza girenle değil… ağızdan çıkanla kirlenir… 5) Seni bu şehrin ortasında neden sevdim biliyor musun? Ve bunu sana neden söylemedim? Boşver azize… Seninle aynı cennete gitmek yeterdi bana… Bak ellerime.. İyi bak Köprü altlarına tinercilere ve evsizlere bıraktığım bu elleri Sanma ki sana uzatmadım Ben sana ellerimi uzatmadan da tutunurum azize… Ben sana gözlerimi çevirmeden de bakarım Ben sana ıslanmadan da ağlarım… Ben bir yaprağın düşmesinden öğrendim azize Bir suya düşüp te dalgalandırmamayı… Ben yere basarken bile utanıyorum İncitir miyim diye toprağın başını… Sana bakmaktan vazgeçişimi ne sanıyorsun? Gözlerine bir kez baktığımda kör olmayı seçtim Kızma bana Bak insanlara Her gün baktıkları onca şeye nasıl körler? İnsanın bakarken görmemesi mi acıdır? Gözleri olmadığı için görmemesi mi? Ben acı olanı değil, sabır dolu olanı seçtim… Ben gözyaşlarımı sildiğimde, avuçlarıma gülümseyen yüzün çıkıyor! Ben sana daha ne diyeyim azize?… 6) Kaybolanları soruyorsun bana, ah! Bulamadıkları için değil ama azize. Bulduklarında aradıkları şeyin çoktan başkası olduğunu anladıklarında.. Sen yola kendin için çıktığında Kendin diye karşına niye başkaları çıktı biliyor musun azize? Çünkü sen kendin diye başkalarına sarılmıştın… Bu yüzden başkaları seni sevmediği için üzüldün Beni bıraktılar dedin Beni kandırdılar Hayır azize Onlar seni sana bıraktılar Kaldın mı bir başına? Bu bir yalnızlık sanma… Bu bir kavuşmadır… Bütün terk edilişler insanı kendine bırakır.. Gidenin peşinden delice koşanlar Aslında kendinden deliler gibi kaçanlardır… Ben bu yüzden seninle değil kendimle kaldım azize.. Ben seni, sevdim çünkü! Senin üzerinden kendimi değil… Mutlu musun azize? Her nerede ve her kimle olursa olsun? Mutlu musun? Bu bana yeter azizim… Kadir Bal
·
161 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.