Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

15 Temmuz Ganimet Paylaşım Savaşı
- "Bu alçaklar o gece her şeyi hesap etmişler, sadece Allah'ın hesabının her şeyin üstünde olduğunu hesap edememişler. Tanka yumrukla, kurşunla tekbirle karşı koyan Türk milleti planlarını bozdu." - "Bundan sonra ülkemizde hiçbir şey 15 Temmuz öncesi gibi olmayacaktır. Ya olacağız, ya öleceğiz." Bu sözlerin esasen iki büyük boyutu var. Tayyip, oy aldığı seçmen kitlesinin ne kadar akıldan yoksun olduğunu söylemiş oluyor. İkincisi 15 Temmuz'u fırsat olarak gördüğünü, Laik Cumhuriyet’i yıkarak yerine BOP Türkiye projesinin hayata geçirilmesi için fırsatı tepe tepe kullandıklarını itiraf etmiş oluyor. AKP'gillerin korkak, vatan haini reisinin konuştuklarından onda dokuzu palavra, kalan biride şüpheli. Bir insan kendi seçmen kitlesini BOP Türkiye projesine konsolide etmek için bu kadar mı küçük düşürür? Fakat işin içinde garip olan ayakkabı ile uçak düşürmeye çalışan kişiyi TV'den bende izledim, Kurşunlar kulağımı sıyırdı diyen belediye başkanlarının da olay günü Antalya'da olduğu ortaya çıkınca "o benim kurgumdu" diye kendisini savunmuş olması. Gerçi üfürükçü imamların tükürükle hastalık tedavi ettiği bir inanç sisteminde bunlar olağan şeyler. Din afyonu işte bu kadar tehlikeli bir narkoz. Bir diğer konu "bundan sonra ülkemizde hiçbir şey 15 Temmuz öncesi gibi olmayacaktır. Ya olacağız, ya öleceğiz" sözüdür. İşte, en önemli kelimeler bunlar. Ok yaydan çıktı, öleceğiz ya da öldüreceğiz aşamasına ulaştık, diyor yani. Yani, karşı devrime, BOP projesinin Türkiye ayağına, Yeni Sevr'e bir adım kaldı diyor. Direnenleri ve direnecek olanları biliyoruz diyor. AKP ve bilimum tarikat militanı öldürmeye hazır, ölmeye hazır olduğunu ilan ediyor yani. Yani kısacası İkinci Kurtuluş Savaşçılarına, Antiemperyalist, Antifeodal, Antişoven devrimci halk kurtuluş cephesine diyor ki, ya siz bizi ya da biz sizi, cepheler netleşti diyor. HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut o gün 16 temmuz sabahı teşhisi net koydu, "her ikisi de her türlü meşruiyetten yoksun, Anayasa dışına düşmüş, Ortaçağcı, Laiklik, Mustafa Kemal ve Cumhuriyet düşmanı mücrimler topluluğunun Laik Cumhuriyet’in mirasını paylaşım kavgasıydı. Eğer bu paylaşımı oturup kendi aralarında barışçıl yollardan yapabilselerdi, ne 17-25 Aralık geriz patlaması olayı yaşanırdı, ne de 15 Temmuz ve sonrasında yaşanan kanlı hesaplaşma... Hemen her suç örgütü gibi her biri büyük ganimetten aslan payını kendisinin hak ettiğini düşünüyordu. Böyle olunca da kavga ve savaş kaçınılmaz oldu. "15 Temmuz’da yaşanan, bu sebeple bir darbe değildir. Çünkü hiçbir meşruiyete, hakkaniyete ve kanuniyete sahip olmayan iki suç örgütünün ganimet paylaşım savaşı olunca ortada bir darbe olmaz. Bunların her ikisi de gayrimeşrudur. Laik Cumhuriyet’i birlikte yıkmışlardır. O bakımdan, eğer bir darbeden söz edeceksek, her ikisi de darbecidir." En yalın haliyle bir tek HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut durum tespitini somutça ortaya koydu...
··
412 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.