Gönderi

240 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Uzun zaman sonra Ahmet Şerif İzgören’e merhaba dedik! Onun daha önce çok iddialı kitaplarını okumuştum ve etkisinde kaldığım için de 2020 yılında epey kitabını tamamlamıştım. Tabii bu kitaplar kişisel gelişim kitaplarıydı ağırlıklı olarak. Burada ise benzer konular olsa da ağırlık olarak bir ‘Uyandırma Servisi’ hizmeti görülüyor. Özellikle reklamlar ve reklamları incelenen firmalar dikkat çekici ki bazıları bizlerin de fark ettiği ama geneli görmezden geldiğimiz birçok bilgi bizleri bekliyor. En çok dikkatimi çeken ise ‘propaganda’ konusu oldu ki bu konuda yapılan işin doğru veya yanlış yapılması değil, sürekli olarak zihinlere tekrar ettirilmesinin önemini biliyoruz, yazar da bunu vurgulamayı ihmal etmiyor tabi. Öncelikle bunun için en temel amaç bir görsel kullanmak. Bu görseller çok yakışıklı/güzel, fiziği oldukça iyi ve çekici bir kadın - erkek görseli olabilir. Göstermek istediklerini sunarken minik dostlarımızı yani kedi-köpek kullanarak zenginleştirilmiş resimler olabilir. İşte temelde bunlara bakacak, bunların arkasındaki mesajlara odaklanacağız. Toplamda 10 konu var içerisinde. Beyinleri Yönetmek, Eşikaltını Anlamak (Yöntem), Film Başlıyor (Reklam ve Propaganda), Kirli Duman (Sigara), İçelim Güzelleşelim (Alkol), Mucize İksir (Parfüm), Vücutları Pazarlamak (Moda), Tekerlekli Ölüm Makineleri (Otomobiller), Yalnızlığı Yenmek (Cep Telefonu Sistemleri), Seksi İçmek (Gıda Sektörü). Tabii bunları böyle bırakmak yerine birer örnekle ilerlemeye çalışalım elden geldiğince. Beyinleri Yönetmek ilk maddeye getirilmiş ki bende bu konuya ayrı bir önem veriyorum. İnsanların özgürce düşünmeleri değil de başkasının istedikleri gibi düşünmesini oluşturan bir durum bu aslında. ABD başkanının elinde bebekle poz verip Irak’ta ilaç ambargosundan ölen bebekler mesela bir örnek. Aynı algının içerisine baktığımızda Iraklı olması aynı zamanda hem Orta Doğulu hem Müslüman olması demek. Biraz detaylı düşündüğümüzde bir Iraklının başına gelen ile Ukraynalı birinin başına geleni aynı şekilde değerlendirmediğimiz aşikâr. Bu algılardan sıkça payımızı aldık bizlerde yani. Kandırıldık demiyoruz, hatamızı söylüyoruz. Bu da tamamen medya algısı aslında. Afrika’da açlıktan ölen bebeği görürken Avrupa’nın dibindeki savaşta hiçbir bebek ölmezken, çoğu insan rahatça Avrupa’ya savaştan kaçırıldı. Dikkat çekici değil mi? Kitap bu kadar güncel değil o yüzden biz güncelliyoruz anlamak isteyene. Bakış açımızı nasıl değiştirmeyi başardıkları yönünden. Bir diğer nokta da kullanıcısı olduğum SİGARA üzerinden olacak. Sigara konusunda bahsetmeden önce şunu söyleyeceğim ki eskiden, yani 2009’da yılında, sigaraya başladığım dönemde yalnızca 13 yaşındaydım. Uzun Marlboro veya Parliament alır gizli gizli içerdim. O zaman bunlar 7₺ – 7.50₺ bandındaydı tabi. Bir dönem Marlboro Naneli çok revaçtaydı ondan da çok içerdik. Şimdi bahsedeceğim konuya odaklanalım: Sigara oldukça fazla içiliyor ve müşterisi asla bitmiyor bu sektörün. Bu sektörün içinde de kurtulması çok büyük şans olan Marlboro şirketinin yaptıklarına bakalım. Nasıl kurtulduğu bu kitapta yazılmıyor ama şirketi araştıranlar bulabilirler, bulamazlarsa anlatırım. Marlboro reklamları özellikle yapılır ve bu reklamlarda ana hedef erkeklerdir. Bilhassa erkek çocuklarıdır. Tamamen erkeklere ait bir dünya sunulur ve hiçbir reklamda kadın oynatılmaz. İşte tam bu noktada, özellikle de ergenlik çağında olan ve BEN ERKEĞİM diyenlere özel tasarlanır bu reklamlar. Nereden mi biliyorum? En baştan dedik ya yahu, biz de Marlboro içiyorduk diye. Yine bu eski paketi gözlemlediğimizde 3K yani Ku Klux Klan örgütünün simgelerinin önde, kapakta ve paketin yanında olduğunu görüyoruz. Yine devamında muazzam bir CAMEL incelemesi var ki kitabı kaçırmayın diyeceğim. Kitap hakkında uzun uzun konuşabiliriz ama biraz meraklandırmak daha iyi olacak bence. Özellikle oynanan oyunları görmek, görseli fazla yazısı az olan bu kitap sizi gündelik hayata daha farklı baktıracak. Yine bir yerde yazar kişisel gelişim kitabı yazmış çünkü bunları artık günlük hayatta görmeye, fark etmeye kullanmaya bile başlarken en önemlisi daha dikkatli bir yaklaşım sergilememiz yönünde bize olan katkısı olacak. Son bir tavsiye vereceksem o da bu kitabı okuduktan sonra farklı konularda kitaplara yoğunlaşmalı yahut televizyondan en azından reklamlardan bir süre uzak durmalı. Nedeni ise yalnızca paranoyaklaşmamak. Gerçek anlamda önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. İz bırakan bir kitaptı. Hepimize iyi okumalar dilerim..
Eşikaltı Büyücüleri
Eşikaltı BüyücüleriAhmet Şerif İzgören · Elma Yayınevi · 2006164 okunma
·
297 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.