Kitap İttihat Terakki'nin iktidara gelişinden sonra meclisin açılması ve meclisteki azınlık, özellikle Ermeni vekillerin eşit yurttaşlık için Ermeni erkeklerin orduya alınmasını talep etmeleri ve Sivaslı bin Ermeni'nin askere alınmak için meclise dilekçe göndermesinden bahsedilerek başlanıyor. Daha sonra Avedis Cebeciyan'ın ailesi ve yaşam öyküsü anlatılıyor kısaca. Daha sonra Avedis'in orduya alındıktan sonra tuttuğu günlükleri okumaya başlıyoruz. Halkı ve vatanı için cephe cephe gezen, geri görevde olmaktan utandığı için (aslında cepheden sadece bir kaç yüz metre uzaktayken) cephe hattına gitmek isteyerek komutanına dilekçe veren bir Osmanlı Subayının... Savaşı onun gözünden görüyoruz, ülkenin ve askerlerin halini de. Ailesinden ve gazetelerden gelen haberler ile ailesinin ve halkının sürüldüğü haberlerini alıyoruz. Ailesinden haber alamadığında yaşadığı endişeyi. Uğruna savaştığı savaş ve topraklarda halkının yasam alanlarının talan edilişini, halkının katledilişinin izlerini gördügunde yaşadığı şoku hissediyoruz. Birinci dereceden akrabaları Avedis orduya katıldığı için nispet şanslı olup, diğer Ermenileri hem ölüm demek olan çölden hem de katliamdan kurtarmaya çalışmışlar. Bir çok insanın hayatını kurtarmışlar ancak yeterli olmamış tabii ki. Kitap Mondros mütarekesinin ilanı ile Osmanlı'nın asker terhisi ile Avedis'in günce tutmayı bırakmasıyla sonlanıyor. Osmanlı'nın son, Cumhuriyet'i ilk yılları Sünni Türk bir nüfus oluşturma politikası Anadolu topraklarının kültürel olarak çöllesmesine yol açmış. Bu kitapta doğdugu topraklar için savaşan bir insanın halkının diğer halklar tarafından katledilişini okuyoruz. Bugünlere gelmemizin kökenlerini de...

Bir Ermeni Subayın Çanakkale ve Doğu Cephesi GünlüğüAvedis Cebeciyan · Aras Yayınları · 201513 okunma

·

90 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kiitapgram