Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

64 syf.
7/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
Nazım Hikmet'in kuzeni Oktay Rifat.
Zamanında; "Kirlenmek güzeldir reklamındaki OMO'dan" yola çıkarak ezberlediğim Garipçilerden birisidir Oktay Rifat. Akımdaki diğer isimler ise Orhan Veli Kanık ve Melih Cevdet Anday'dır. Yıllar öncesinde hep sorgulardım neden bu adamlar çift isimli diye ama artık çok da kafa yormuyorum buna. :D 1. Garip akımı nedir? Diğer adıyla birinci yeni olan bu akıma göre ana düşünce; Türk şiirinde o güne kadar yer etmiş kalıp ve anlayışlardan kurtulmak gerektiğidir. Ayrıca duygusallığa ve biçime karşı çıkıp söyleyiş güzelliğini benimsemişlerdir. Bahsettiğimiz üç isim 1941'de şiirde var olan aşırı duygusallığa, şairaneliğe, basmakalıp söyleyişe başkaldıran şiirlerini Garip adıyla bir kitapta topladılar. Kitabın kapağına ise "Bu kitap, sizi, alışılmış şeylerden şüpheye davet edecektir" yazılı bir ibare koymuşlardır. Kuralsızlığı kural edinen Garip akımı yazarları, şiirin özgür yazılması gerektiğini savunmakla beraber halk şiirinin anlatım ve deneyimlerinden de yararlandılar. O güne kadar "seçkin" bir tür sayılan şiirin her konuda yazılabileceğini savundular. Konuşma dilini şiire dahil ettiler; Orhan Veli, "nasır" kelimesini kullanacak kadar ileriye gidip serbestçe şiirler yazdı ve bu sebepten ötürü Yusuf Ziya Ortaç tarafından sıkça eleştirilirken Nurullah Ataç tarafından ise desteklenmiştir. Bütün bu aykırı özellikleriyle şiir gibi görünmeyen ve Türk edebiyatı içinde tepki toplayan Garip hareketi zamanla daha anlaşılır hâle gelmiştir. 2. Oktay Rifat hakkında Tam adı Ali Oktay Rifat olan bu şairimiz Trabzon doğumludur. 1955 yılında yayımladığı “Perçemli Sokak” adlı şiir kitabının önsözü tartışmalara neden oldu. Bu kitap ile İkinci Yeni adı verilen şiir anlayışına yöneldi. İkinci yeniciler ise Cemal Süreya, İlhan Berk, Turgut Uyar gibi isimlerdir ve birinci yenicilere zıt bir akımdır. Oktay Rifat şairliğinin yanı sıra oyun ve roman yazarıdır. Ayrıca kendisi Nazım Hikmet'in kuzeniymiş... Ailesine baktığımda birçok sanatçı ve şiirle ilgilenen insanlar olduğunu gördüm. Şiiri hakkında ise Cemal Süreya şöyle demiştir: "Oktay Rifat'in şiirsel konjonktürü büyük inip çıkmalar gösteriyor. Her değişiş, bir öncekinin bazı yönlerden tam tersiymiş izlenimini uyandırıyor okurda. Yalnız bunların kimlik değiştirmeyle bir ilgisi yok. İlhan Berk gibi her değişişte bir önceki dönemi yadsımıyor, inkar etmiyor. Ve tuhaf bir şekilde -böyle diyebiliyorum-, başta yadırgansa da, birbirinin tersi olarak belirmiş dönemler ve bu dönemlerin ürünleri birbirine bağlanıyor; eklem yerleri o ters çıkış noktaları olmak üzere." 3. Kitap hakkında 1960’lı yıllarda genellikle sosyal sorunlar, emekçilerin hakları ve sistemsel karmaşalar ile ilgili düşüncelerini satırlara döken Oktay Rifat'ın, 1966'da çıkan "Elleri Var Özgürlüğün" adlı şiir kitabında bu düşüncelerinin oldukça fazla etkisi görülmektedir. Kitabın ilk şiiri olan "Elleri Var Özgürlüğün" şiirinde de dediği gibi: Öpüşmek yasaktı, bilir misiniz, Düşünmek yasak, İş gücünü savunmak yasak! Kitabın büyük bir kısmını Agamemnon adlı bölüm oluşturuyor. Mitolojik gibi görünen ama sosyal sorunları ve hakları içeren gizli mesajları içeriyordu diyebilirim. Gerçekten bu kısım fazla kapalıydı ve bu benim hoşuma giden bir durumdu. :)) Kuzeni Nazım Hikmet'in şiirlerini anımsattığını da söyleyebilirim. Her ne kadar postmodern şiirlere yönelsem de Garip akımı şairlerinin şiirlerini seviyorum. Ki zaten bu kitap Garip akımın dışında bir kitap olsa da ben yine de garip akımından bahsetmek istedim. Kitap zaten çok kısa ve öyle çok fazla bayıldığım bir kitap olmadı fakat güzel dizeler var. Şiir sevenler kitaplıklarında bulundurmalılar bence. En sevdiğim dizeler şunlar oldu: #174586822 #174579994 #174504306
Elleri Var Özgürlüğün
Elleri Var ÖzgürlüğünOktay Rifat · Yapı Kredi Yayınları · 2019324 okunma
··
1.794 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.