Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
2022 (Pars) yılında okuduğum 51.betik [Teke ayının 12.betiği]
Uzun öyküye seriden bağımsız değerlendireceğim çünkü fikir ayrılıkların kurbanı olmasını istemem. Her eserin bir güzelliği, bir cazibesi ve bir albenisi olduğu için onu hem seriden hem de kalemden bağımsız olarak ele almalıdır okurlar. Birazcık durağan geçmesinin nedeni heyecan ve merakının dozu az geldi bana. Betikte olay örgüsü önceki betiğe nazaran oturmuş vaziyette duruyor çünkü olayların oldu bittiye değil ruhsal betimlemeler doğrultusunda yavaş yavaş gelişiyor. Anı formatında yazıldığı için iki olayı aynı anda göremiyoruz çünkü kahraman bakış açısında tek karakter odaklı olarak olayları aşama aşama görüyoruz ve karakterle birlikte olayları yaşıyoruz. Bu serideki bu tür olay örgüsüne alışmaya çalışıyorum. Karakterlerine baktığımızda Agop üç betikte bir karakter olarak karşımıza çıkıyor ve zor durumlarda akılını kullanan insanın az hatayla bu zorlukları göğüsleyerek yaşamayı öğreniyor. Agop, Ales gibi geçmişte mutlu olamadı. Kendi zamanına dönemeyeceği için Tuna'yı kurtarmak için kendini feda ediyor. Keşke kendi zamanına dönseydik. Hoşçakal Agop. Ales gibi seni de çok sevdim. Tuna karakteri de bu betikte birazcık daha da olgunlaşmış olarak radarımıza giriyor. Agop'un ölümünden sonra soğukkanlı bir şekilde hayatta kalma mücadelesini verip aklıyla tılsımlı yakutu kullanarak Mısır diyarına ışınlanıyor. Mekanlar bazında değerlendirsek fiziksel betimlemeler sayesinde okurların gözleri önünde Afrika savanları içinde gelişen bir olay izlenimi gerçekleşiyor. Bu betikte fiziksel betimlemeler sağlam bir şekilde ayakları yere bastığı için karakterlerin yaşadığı ruh halini okurlar olarak az çok his edebiliyoruz. Ayrıca Tuna'nın tılsımlı yakutu olarak Mısır'a ısınlanmasını betimlemelerle çok güzel şekilde okurlara sunmuş. Betikteki zaman algısı, öncekine göre belli bir düzene oturduğunu görebiliyoruz. Mağarada zaman kavramını anlamazken mağaradan çıkıp yolculuk sırada zaman algısını rahatça görebiliyoruz. Sadece tek sıkıntı yaşlı büyücünün ne ara Zoser'i öldürüp onun yerine geçtiğini anlamadım. Olayların geçtiği zaman yaz mevsimi olduğuna kanaat getiriyorum çünkü o sıcaklığı satır aralarında his ediyorum. Bu seride Tanrısal bakış açısı hakimdir. Tanrısal bakış açısında iki veya üç olayı aynı anda okurlara sunabilirdi. Neden kahraman bakış açısındaki tekdüze tarzı kullanıldığını anlamadım. Ruhsal betimlemelerle karakterlerin iç dünyasına yolculuk edilseydi kendimizi betiği okumak yerine zaman yolculuğu yaşadığımız hissine kapılırdık. Betiğin konusu; akıllara kazınacak bir uğraş ile kazanılan kırmızı yakutun müthiş bir özelliği var. Bunun için zamanın tüm güçlü kralları onun peşinde. Kahramanımız hem kendi canını hem de tılsımlı yakutu koruyarak biricik amacına ulaşabilecek mi? Sizi bulunduğunuz yerden alıp çok uzaklara sürükleyecek bir serüvenle baş başasınız. Severek okuduğum bu eseri okumanızı tavsiye ediyorum. #BetikEli #MaceraSerisi #TılsımlıYakut #MuratKömür #AnatoliaKültürYayınları #Kitapyorumu #UzunÖykü #OlayÖyküsü #ZamanYolculuğu #Büyücülük #Kahramanlık #KorkuGerilim #Mücadele #KitapTavsiyesi #KitapTutkusu #KitapOkumakÇokGüzelŞeydir #OkudumBitti #Bookstagram #Bookstagramer
Tılsımlı Yakut
Tılsımlı YakutMurat Kömür · Anatolia Kitap · 20187 okunma
·
120 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.