Gönderi
Bu adamın kitaplarının adı neden bu kadar değişik bilmiyorum ama hangi kitabına baksam dilime dolanacak bir şarkının sözü gibi geliyor. Öncelikle şununla başlamak isterim ki sayfa düzenine hayran oldum. Kapak da buna dahil ve son zamanda okuduğum ‘İletişim Yayınlarını’ daha da bir beğenmeye başladım.
Şimdi bu kitabın günümüzde daha da anlam kazandığını söyleyebilir miyiz? Bence söyleyebiliriz ama okunması lazım. Okunduktan sonra herkes de hemfikir olacaktır. Yalnız hem de çok yalnız bir kardeşimiz var. İsim veremiyoruz çünkü ismi yok. Pek çok okurun hayatından izler barındıracağını düşünen yazar, okurların hepsinde hayatından bir parça bulacağına inanarak kitabın kahramanına bir isim vermemiş. Açıkçası bir olayda yok kitapta. Hisler, düşünceler, yaşanmışlıklar üzerinden ilerliyoruz. Çocuktum şeklinde başlayan ilk giriş cümlesiyle daldığım uzaklardan son sayfada zor kalktım zaten.
Buraya bir reklam alalım şimdi: Mor ve Ötesi grubunun konserde söylediği ilk şarkıyı hatırlayanlar var mı? Biraz buraya odaklanacağım çünkü bu kitabı okurken o şarkının bir kısmı çok fazla akıllara gelebilir, paylaşalım mı?
“Hayat ne anlatır neleri gizlerken,
Yolunu bilmezsin güneşi beklerken.”
Çocukluktan çıkıp biraz ilerlediğimizde işsiz, yalnız ve mutsuz bir kimlikle yeniden karşımıza çıkan bu karakterin bir doktor anısı çok dikkat çekici geldi yine. Reel ile İdeal çatışması hakkında bahsedilen o kısım çok ilgimi çekti. Hepimizin başaramadığı ama aklından da çıkaramadığı bir fikri vardır değil mi? Eskiden bunu örneklendirirken Eğrelti Otu gibi tabirler kullanılırdı, eğer ot değilseniz gibisinden ama tohumlarını epey uzun mesafelere saçarak yayılan bitkilerin bile bir amacı varken, amaçsız insan hiç olur mu? Olmaz.
Sonlara gelirken de ciddi düşüncelere daldığım doğru. Yazarı hem geç okuduğum için üzüntüye benzer bir hissim varken aynı zamanda okuyorum ama ne garip adam bu yahu düşüncesinden de sıyrılamıyorum. Böyle de değişik birisi yazar. Ama kötü olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Özellikle siyasi mesajlarını verirken bir şeylere yaranma çabasından ziyade ince ince ve alttan verilen o mesajlar benim en sevdiğim yöntem. Bunu kullanmasını da tebrik etmeden geçmeyeceğim.
Eğer kafanızın içi çok karışık biriyseniz bu kitabı takılmadan okursunuz. Yani pek çok sorun sıkıntı yaşayan, bunları sürekli yaşayıp içinden kolay atamayan biriyseniz buradaki karaktere oldukça uygunsunuz demektir. Bu da bildiğiniz alanda hızlı olduğunuzu düşündürecek yani bildiğiniz satırları okumanın rahatlığı içinde kolayca okuyacaksınız. Eğer oldukça sakin, dertsiz tasasız, amiyane tabirle daha kafası yastığa düşmeden rahatça uyuyan biriyseniz karmaşık, anlamsız bir kitap gibi gelecektir. Kitap hakkında söyleyeceklerimiz buraya kadar. Okumak isteyen olursa adresi biliyorsunuz dostlar.
Hepimize iyi okumalar dilerim..
·
280 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.