Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

412 syf.
·
Puan vermedi
Öyleyse bizim yanlışımız nedir? Hata, Tanzimat'tan bugüne kadar, Batı kültürlerine hâkim değil mahkûm bir zihniyet ve tutumla yaklaşmamızdır. Türk milletinin geleceğe dönük bütün tasarıları, halkçılığı, insancılığı, ahlâkı, kalkınması, ancak yakın ve uzak tarihimizi objektif tarafsızlıkla tanımamız sayesinde gerçekleşir. Meclis'te II. Grup denilen muhalefetin lideri, Erzurum mebusu ünlü hatip Hüsevin Avni (Ulaş) Bey, İsmet Paşa'nın izahatını "kâfi ve tatminkâr" bulmadığını açıklayarak dedi ki: "Gerek vekiller heyeti gerekse TBMM, Misak-ı Milli'den zerre kadar fedâ ederse, îcâb-ı nâmus-u millî için çekilip gitmelidir." Lozan görüşmelerini isyanla karşılayan milletvekillerinden Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey daha sert tenkitleri ile dikkati çekiyor: "Mehmetçigin süngüsüyle kazanılan zaferin Lozan'da, Lord Gürzon'un (İngiliz) oyun ve hilelerine kurban edildiğini" söyleyerek, "Bu murahhas heyetinin barış üzerine bir sözüsözü olamaz." diyordu. Bu şartlar arasında İsmet Paşa, ikinci dönem görüşmeleri için tekrar Lozan'a gönderilir. Zaferi sonuna kadar yönetmiş olan Birinci TBMM'de ise maalesef art arda ve kasıtlı olarak siyasî kavga ve gaileler birbirini kovalamaya başlar. Hatta Lozan anlaşmasının tamamlanması beklenmeden Meclis'in feshine karar verilir. Meclis'in feshinden önce, muhaliflerden Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey'in, Meclis Muhafız Komutanı Topal Osman tarafından katledilmesi (29 Mart 1923) TBMM'de ve basında, acı tenkit ve tartışmalara yol açtı.Hilâfet'in ilgası (kaldırılması) meselesi de Meclis ve gazeteleri dalgalandıran ayrı ateşli bir konu olmuşu. Bütün bu siyasî cinayet ve sertleşmeler, sanki Lozan'da başımıza geçirilen yenilgileri unutturmak için yapılıyordu. Yeni bir Meclis'in toplanacağı ve Misak-ı Milli'yi zedeleyen acılı sonuçların, sindirilen üyelerce kabul edileceği hesaplanıyordu. Zaferden sonra aşırı sertleşen bu havada ll. TBMM toplanıp çalışmalara başlar) 11 Ağustos 1924) İkinci Grup'tan hiç kimse yeni Meclis'e alınmamıştır. Basın ve dışarıdaki muhalifleri ise İstiklâl Mahkemeleriyle ve "takrir-i sükûn" gibi haşinkanunlarla susturulmuştur. Daha sonra Hüseyin Cahit (Yalçın) gibi bazı gazeteciler, meslekten menedilecek ve yalnız iktidarı öven kalemler yazabilecektir. Lozan Barış Antlaşması ve dolayısıyla Misak-ı Milli meselesinin basında ve Meclis'te hür ortamda tartışılması artık imkân kalmamıştır.
Temellerin Duruşması 1
Temellerin Duruşması 1Ahmet Kabaklı · Türk Edebiyat Vakfı · 2016274 okunma
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.