Gönderi

126 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Eserde yabancı bir gazetecinin gözünden Sovyetlerin ilk döneminde önemli olan birkaç kişinin portresi aktarılıyor. Başta Lenin' in anlatımındaki mükemmel vurgusundan sıkılmıştım ve kitabı Sovyetleri abartarak öven klasik devrim eserlerinden biri olarak görüp bırakmak istemiştim. Eserin devamında yer alan portreler çok daha iyiydi ve devam ettim. Kişilerin arka planında devrimin yalnız ilanında değil, idaresinde de ne kadar zor dönemlerden geçildiği güzel aktarılıyor. Özellikle köylüler ve devrim konusu çok güzeldi. Köylülerin devrime toprak köleliğinden kurtulmak için destek vermesi, devrim ile gelen zorunlu eğitime ise "Bizi rahat bırakın" diyerek karşı çıkması taşrada devrimin bir gelişim değil başıboş bir özgürlük hareketi olarak algılanıp destek bulduğunu gösteriyor. Bu kısma bayıldım. Kitapta Enver Paşa'nın anlatıldığı bir bölüm de var ama buralar kitabın tamamen yazarın izlenimine dönüştüğü noktalardı. Yazar Türklerin dostluğa bakışını, Enver Paşa'nın günlük hayatını överken Paşa'dan etkilendiğini düşündüm. Enver Paşa yazarda başlarda iyi bir izlenim bırakmış olmalı. İkisinin birlikte geçirildi vakitleri okumak güzeldi çünkü buradaki yorumlar yazarın anılarından edindiği izlenimlerdi. Doğru ya da yanlıştan öte bir izlenimdi ve benim için eleştiriye çok da açık değildi ama devamında yazarın paşaya ilgili duyduğu haberleri aktarması ve gerçek gibi yorumlaması çoğunlukla gerçek tarihten uzak ve sığ sözlerdi. "Enver Paşa göğsünde Amerikalı bir kızın mektubunu taşıyormuş" gibi... Amerikalı bir gazetecinin gözünden Sovyetleri ve Enver Paşa'yı hatta bir kısımda Atatürk' ü görmek keyifliydi. Feminist bir yazarın gözünden devrimde rol oynayan kadınları görmek de keyifliydi. Yazarın birkaç isimden çok fazla etkilendiğini düşünüyorum ki onların aktarımında biraz abartılar vardı. Yazarın Sovyetleri dine değil, halkın üstünden geçinen din adamlarına karşı diye göstermesini gerçekçi bulmadım. Bu, kitaba dair en büyük eleştirimdi. Sovyet yönetimi Çarlık devrindeki dini sınıfının sömürüsünden dolayı ruhban sınıfına karşıydı ama bu tek başına bir düşünce değil, olayı birkaç sonuca götürecek bir ana nedendi. Devamında yalnız ibadet kısıtlanması değil, inanç ve hoşgörü kısıtlanması da yaşandı. "Yazar ilk dönemlerine şahit olduğu Sovyet yönetimi için daha yaşanmamış şeyleri aktaramazdı" diyenler için eserde Müslüman kadınların örtülerini çekip alan bir Sovyet yöneticiden de bahsediliyor. Yani Sovyetler hangi nedenden olursa olsun inanca karşıydı, bunu destekleyen de olabilir bundan nefret edenler ama bunu çarpıtıp gerçeği değiştirme kısmını sevmedim. Ruslar rüşvet aldığı için üst mevkilere getirilmezdi, Ruslar şunu bilmez, Ruslar bunu anlamaz kısımlarını dönemin devrim ruhuna uzak buldum çünkü Sovyetlerin ilk dönemi gerçekten emeğe ve hak edilmişliğe dayalı bir idare tarzı içeriyor, bir ırka yönelik ayrımcılık bu dönemle örtüşmüyor. Zaten kitap Lenin'i bu denli övmesine rağmen bir türlü Ana romanındaki ruha giremiyor. Bu kadar eleştirime rağmen kitabı tavsiye etmem abes olur mu? Ben yine de tavsiye ediyorum çünkü yalnız güzel olma potansiyeli olduğu halde bunu harcayıp geride kalan eserleri bu kadar uzun eleştiririm)
Moskova'dan Devrim Portreleri
Moskova'dan Devrim PortreleriLouise Bryant · Runik Kitap · 202011 okunma
·
125 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.