Sohrab Sepehri okuyup hayatı değişen bir insan gördüm. Konuşurken bir zambağa "siz" diyordu. Bir bulut kadar canı sıkılıyordu adamın. Bir bulut kadar yalnızdı. Kırkında anladı yaşamadan yaşlandığını.
52 yaşında ölmüş Soprah Sepehri'ydi sanki. Elli iki yaş, yaşamak için çok geç, ölmek için erken bir yaş. Her ölüm erken ölümse, her yaşam da geç kalınan bir yaşamdı.
Yağan yağmurun altında gözlerini yıkıyordu dünyayı başka bir gözle görmek için. İnsanın gözü kirlenmezdi de bakışı kirlenirdi elbet. Sonra bu adam kelimeleri de yıkadı ama kirli olan sözlerdi aslında. Kelimelerin hiçbir suçu yoktu. Sözleri de yıkamalı gözleri yıkadığımız gibi. Sonra o sözleri bir bir asmalı. Kimini ipe, kimini darağacına. Kimi kurusun, kimi yok olsun diye.
Bir adam tanıdım. Bir kuş çizdi yalnızlığının üstüne kanatlanıp uçamayan. Sonra da şöyle dedi: " Seni, senden çalmışlar. İşte en büyük yalnızlık bu!"
İki boşluk arasında gidip gelen adamı kimsecikler duymadı. Oysa o, bir zambağa "siz" diyordu. Görenler deli sandı.
Birbirine düşman iki çam görmemişti adam,
ya da gölgesini yere satan bir söğüt de,
karaağaç kovuğunu bağışlamıştı kargaya da,
şu insanın insana ettiğini anlayamamıştı bir türlü.
Kırmızı gülün sırrını bilmek istemedi Sepehri,
Oysa kırmızı gülün büyüsünde yüzmekti aslolan.
Sırrı bilse büyü bozulurdu. Sırdı büyüyü ayakta tutan. Bilmemek, bilmekten iyiydi bazen. Ve bazen kaybolmak iyiydi bulunmaktan. Vazgeçmek iyiydi kabullenmekten. Gelmekten iyiydi gitmek çoğu zaman.
Şemsiyeleri kapatıp, yağmur altında yürüdü adam. Gözü gönlü her şeyi yıkansın diye. Oysa su, kiri götürmezdi her zaman.
Babası öldüğünde gök maviydi, o yüzden sevdi belki de geceyi.
Çağır beni, senin sesin iyidir, dedi adam. Çağırmadı kadın. Bazen böyle olurdu, belki de çoğu zaman. Çağıranlara gitmezsin, çağırmayanları beklersin. Ama pes etmedi Soprah Sepehri ve şöyle dedi:
"Geleceğim.
ve her duvarın başına bir karanfil dikeceğim.
her pencerenin altında bir şiir okuyacağım.
her kargaya bir çam vereceğim.
yılana diyeceğim ki: kurbağa nasıl da fiyakalı ama!
barıştıracağım.
tanıştıracağım.
yol alacağım.
ışık içeceğim.
seveceğim."