Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

544 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Olası bir 3. Dünya Savaşı senaryosu...
Ülkemizde Tom Clancy’yi ünlü yapan film (kitap değil!) başrolünü rahmetli Sean Connery ve Alec Baldwin’nin oynadığı 1990 yapımı “Kızıl Ekim” idi. Romanın orijinali 1984 yılında yazılmış ve dilimize 1989 yılında tercüme edilmiştir. Ancak, okumayı sevenler arasında Tom Clancy’yi üne kavuşturan roman “Kızıl Fırtına” olmuştur. Benim de herhalde, okuduğum ilk "alternatif tarih" romanıdır. 1987 yılında Altın Kitaplar Yayınevi tarafından basılan 544 sayfalık eser, dilimize Gönül Suveren’in tercümesi ile kazandırılmıştır. Ben kitabı çıktığı sene alıp okumuştum, aradan 25 yıl geçtikten sonra, hem nostaljik bir yaklaşımla hem de bu aralar 3. Dünya Savaşı senaryoları içeren kitaplar okumaya başladığımdan tekrardan elime alıp iki günde bitirdim. Bu tip, “alternatif tarih” kitapları dilimizde oldukça azdır. Son on yıl içerisinde bazı Türk yazarlar tarafından okuyucuya sunulanlar da bence yetersiz kaldılar. (Osman Pamukoğlu paşamızın “III. Dünya savaşı” kitabı bir istisnadır!) Romanın başında, Soğuk Savaş’ın sön dönemine girildiğinde Kızılordu’da görevli Müslüman askerlerden oluşan bir grubun ülkenin en büyük petrol rafinerisine yaptığı sabotaj sonunda SSCB kısa bir süre sonra petrol krizi ile karşı karşıya kalacaktır. Politbüro bunu engellemenin tek yolunun Ortadoğu petrollerini ele geçirmek olduğuna karar verir. Bunu yaparken NATO’nun olası saldırısını engellemek içinde önce, NATO’ya saldırmaya karar verir. Sonrası, elinizden bırakamayacağınız (başlığını hak eden!) fırtına gibi bir roman. Kendisini ünlü eden “Kızıl Ekim” romanının içeriğinden de anlaşılabileceği gibi, Clancy özellikle denizaltılar ve sualtı muharebeleri konusunda çok bilgili ve bunları da oldukça akıcı bir biçimde aktarıyor. Kitapta varsayılan 3. Dünya Savaşı eski Batı Almanya, Atlantik okyanusu ve İzlanda’yı kapsıyor. Kara muharebeleri ile sualtı çatışmaları neredeyse baş başa giderken, hava kuvvetlerine de gereken önem verilmiş. Doğal olarak bu tip bir senaryoda tek bir kahraman yok, onun yerine her iki tarafta birden fazla subayın gözünden çarpışmalar aktarılıyor. “Olası bir 3 Dünya Savaşı nasıl gelişirdi?” sorusuna ancak bir kaç Genelkurmay karargâhında yapılan birden fazla plan cevap verebileceğinden ve herhalde her biri için bir kitap yazılabileceğinden bu eserde ki senaryonun gelişimine dair bir yorum yapmak, bence, anlamsız olur ve yetersiz kalır. Önemli olan, Tom Clancy’nin eserinin bu tarzda o güne kadar yazılan romanlar arasında en iyilerinden birisi olmasıdır. Bu konunun içerdiği neredeyse sayısız değişkenin bir kısmını saptayıp onların birbiri ile olan neredeyse sonsuz etkileşiminden bir kaçını alıp yaptığı analiz sonucunda bir senaryo yaratmış olması bile takdiri şayandır. Askeri tarih alanında tercüme yapan birisi olarak, tercümeyi gayet güzel buldum. Ayrıca, 1980’li yıllarda dilimize o tarz eserleri tercüme etmenin zorluğunu bildiğimden bazı terimlerin dilimizde tam karşılığının olmadığını da vurgulamak isterim. Altın Kitaplar Yayınevi’nin her zamanki baskı kalitesi ve iyi bir redaktör çalışması ile kitabı sahaflar uygun fiyatlardan iyi kondisyonlarda bulabilirsiniz. Yalnız uyarmak isterim, sadece askeri tarih meraklılarına hitap eder.
Kızıl Fırtına
Kızıl FırtınaTom Clancy · Altın Kitaplar · 19877 okunma
·
233 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.