Gönderi

257. İslâmda hususî-şahsi harp yoktur; harbi yalnız merkezi hükümet ilân edip açabilir ve harbi sona erdirecek de odur. 258. Peygamberin (S.A.) bir hadîsi vardır: "Kılıç bütün günahları siler, fakat borçları affettirmez." Birkaç misal bu sözün kap sama alanını canlı surette izah eder: Hicretten hemen önceki günlerde, hayatına karşı bir suikast hazırlandığı zaman, Hz. Peygamber, Mekke'yi gizlice terk etmeden önce, kendisine karşı cephe alanların, kendisine bıraktıkları bazı emanet eşyaları yerli yerine iade için lâzım gelen tedbirleri aldı. Yine, bir defa Medine'nin Beni Kaynuka kabilesiyle bir harp oldu, sonuçta onlara, memleketi terk etmeleri emredildi. Mağlub olan bu insanlara yalnız mallarını götürmelerine müsaade edilmekle kalınmamış, müslüman borçlularından borçlarını almalarına da müsaade edilmişti. Daha sonra, aynı akıbet Benû Nadir kabile sinin başına geldiği zaman, Peygamber (S.A.) onlara, yekunda bir indirim yapmak şartiyle, arzu ederlerse, uzun vadeli borçlarını bir an önce tahsil etmelerine müsaade etti. Islâm hukukuna göre, düşman bir köle, İslâmiyeti kabul eder ve müslüman ordugâhına iltica ederse, bu köle otomatik surette hürriyetine kavuşur. Hayber muhasarasında, bir düşman çobanı böyle yaptı ve Hz. Peygamber (S.A.) ona, sürüyü efendisine iade etmesini emir buyurdu. Tâif, henüz İslâm devletine iltihak etmemişti, bu şehirden bir adam, arkadaşını öldürmüş ve gasbettiği malıyla Medine'ye sığınmıştı. Yağma ettiği malın, harp ganimeti sayılmasını istedi. Hz. Peygamber (S.A.) de şöyle cevap verdi: "İslâma girişinizi kabul ederiz, fakat gayri meşru bir kazanç olan malınızı kabul edemeyiz." 259. Aynı prensibin bir başka yönü daha vardır: Bir memlekete karşı harp ilânı, o devletin vatandaşlarının İslâm toprağında ikametine engel oluşturmaz. Vize süresinin sonuna kadar memlekette rahatça oturabilir, vizenin sonunda vatanlarına, mallarıyla beraber emniyet ve selâmetle dönerler ve memleketine olan harp ilânından yurtlarına dönecekleri zamana kadar kanunların himayesinden faydalanırlar. 50. Bununla beraber, bir başka misal de Hz. Ömer (R.A.) zamanında işgal edilen ve vergiye bağlanan Humus'un durumudur. Heraklius'un mukabil saldırısı, müslümanları bu şehri boşaltmaya mecbur etmişti. O sırada, İslâm ordusu kumandanı, gayri müslim halktan toplanan vergiyi iade etti ve şöyle dedi: "Madem ki biz sizi himaye edemiyoruz, sizden vergi almaya da hakkımız yoktur."
Sayfa 170
·
406 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.