Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Akif Emre'nin 'İz'leri...
Akif Emre, son dönem Müslüman Türk entelijansyasının "ehl-i dikkat" insanlardan birisi.Gazetecilik kimliğinin ötesinde yaşadığı çağa şahitlik eden,şuur sahibi ve tüm bunların çizdiği duruşa sahip bir şahsiyet. Tabi onun sahip olduğu anlayışa ve ufka talip olmanın şartı da "İz'ler'ini takip edebilmek olsa gerek.. Zannediyorum ki kitaplarını okumaya başlamadan evvel, yakın çevresinin nazarından Akif Emre'yi okumak onun fikir dünyasını anlayabilmemizi kolaylaştıracaktır.Dünya Bizim kültür portalında bu konuda tatmin edici yazılara ulaşabilirsiniz.Hatta Muhit dergisi de bir Akif Emre dosyası hazırlamıştı.Bakmakta fayda var diye düşünüyorum:) Daha önce okuduğum Çizgisiz Defter kitabından yola çıkarak şunu söyleyebilirim ki, Akif Emre için "yol" tasavvurunun ihdas ettiği bambaşka manalar var.Yani yolculuk fikriyatının ona sunduğu bir varoluş var.Hatta diyebiliriz ki, bu durum varol(m)uşları anlama ve anlamlandırma çabasıdır onun için. Büyüyenay Yayınları'ndaki ilk eseri olan 'İz'ler de bu yolculukların tahrirlerinden oluşuyor. "İçimdeki Mekanlar, Aynadaki Yüzler ve Zaman İçre Zaman" adlı üç bölümden oluşan kitabımız, başta Zahidan,Edinburg,İşkodra,Suakin ve Bakü üzerine yapılmış yolcukların Akif Emre üzerinde bıraktığı izleri okuyoruz. Balkanlara özgü Osmanlı havasının hala Arnavutluk'ta estiğini ancak yine de değişime tabi olan ve bir temsil sorunu yaşayan Arnavutluk'un olduğundan bahsediyor yazarımız. İngiliz işgaline uğradıktan sonra kolonyalizmin de kurbanı olan Sudan'ın Suakin şehrinde ise harap edilen tarihe tanıklık ediyoruz.Osmanlı zamanında bir ticaret merkezi iken canlı günlerini yaşayan, sahil şeridinde Boğaziçi yalılarına pek benzeyen yapılar, Kızıldeniz ufkunda yıkılmış bir medeniyetin izlerini hala taşıyor. Bakü'de diğer şehirlere nazaran kendi geçmişini hatırlatan pek fazla şeyin kalmadığını,Çarlık ve Sovyet Rusya'sının etkisinin ise çok daha fazla olduğunu okuyoruz.Azerbaycan'ın modern tarihini bir bakıma neft tarihi olarak nitelendirmenin tam da yerinde bir ifade olduğundan bahsediyor yazarımız. Zaten dünya tarihinde nerde petrol çıktıysa orada bir kaos ya da 'süper güçlerin' bir müdahelesi olmamış mıdır?Azeri Türkleri de Rusların ve İngilizlerin neft mücadelesinin kurbanlarından birisidir sadece.. Tabi Akif abi "İçimdeki Mekanlar" derken, Kudüs'ten bahsetmeden geçmemiş.Tek ve Tenha, mütemadiyen Selahattinlerini bekleyen Kudüs…Hatta yazısının da başlığı Türkleri Beklerken… Tam da şu günlerde yani,Kudüs afakında zulmün işgali kıyasıya artıyor.Biz yine kınıyoruz,hatta esefle kınıyoruz,twitterda hastagler açıyoruz,İsrail menşeili ürünleri boykot ediyoruz ama sonra yine onları kullanmaya devam ediyoruz falan filan.. Hani çok meşhur bir söz var:"Tarih bizi çağırıyor!" diye.Bizim yapmamız gereken yapılanları kınadığımız kadar işte bu çağrının peşinden gidebilmektir.Yahut gidebilecek olanları yetiştirmek,Kudüs bilinicini bir an olsun 'müslüman gündemi'den düşürmemektir.Saklanacakları "ağaç" ve "taş" arkası kalmayıncaya denk bunu yapabilmemiz gerekiyor.. Genel olarak kitaptaki Kudüs mihverli yazılar da dünden bugüne kaybedilen ve semavi dinlerin öncelediği varoluş kaygısının Kudüs'te ne surette taşa toprağa büründüğünü okuyoruz. Bahçesaray Çeşmesi şiirinin bir şehri kurtardığını okuduğumda, şiire ve şaire olan hürmetim bir kat daha arttı doğrusu:)Hatta şu an okuduğum Akif Emre kitabında da bu konuda çok güzel yazı okudum.Osmanlı'nın medeniyet üstünlüğünü sağlayan mefhumlardan birinin de şiir ve şiirin insana yüklediği şuur olduğuna dair güzel bir yazı yazmış Akif Emre.Neyse, bu konunun detaylı izahını kitabı bitirdikten sonra yaparız inşallah. Kitabın "Zaman İçre Zaman" bölümünde ise mekan ve zaman sınırlamasının olmadığı yerlerde buluyorsunuz kendinizi.Bir sayfada Amerika'da 28 Şubat manzaralarına bakarken başka bir sayfada bedeli Çanakkale'de ödenen lastiklerin hikayesini dinliyorsunuz. Kızıldeniz, Wittgenstein, Üsküp Çarşısı, Bulgarlar, Leeds’de bir kilise,Kayseri, Çingeneler Zamanı,Londra, Saraybosna, Mehmet Akif İnan, Asteğmen Mehmet, Süleyman Demirel,New York, Malcolm X, Huntington, Barış Manço, İstanbul, Hazar, üniformalı medyatörler ve daha birçok önemli insan ve mekân var bu sayfalarda.. Yani Akif Emre kaleminden çıkan her cümle ile, kendisinin günlük hayatında ve fikir hayatında mülahaza ettiği aktüel ve kadim meselelerin farkındalığını,medeniyet nişanesi taşıyan mimarinin özelliklerini ve uzun zamandır Müslüman zihinlerine çizilen unut(tur)uluş tablolarını siz de okuyarak müşahede ediyorsunuz diyebilirim. Bol istifadeli okumalar :) 08.08.2022 İstanbul
İz'ler
İz'lerAkif Emre · Büyüyenay Yayınları · 2017369 okunma
·
284 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.