Gönderi

64 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Öncelikli olarak ; tüm halleriyle bütünleştiğim dostumdan gelmesini beklediğim , sıcak bir gülümseme ile kendini okuturken, diğer yandan da her sayfasında kendimi sorgulamaktan alıkoyamadığım, mektup niteliğinde bir eserdi benim için.. "Dost içimdeki 'ben' sessizliğin evinde yaşar, orada da sonsuza dek ulaşılmaz, yanına yaklaşılmaz olarak kalacaktır. Ne söylediğime inanmanı ne de yaptığıma güvenmeni isteyeceğim senden; çünkü sözlerim senin öz düşüncelerinin yargısından başka bir şey olmadığı gibi, eylemlerim de senin eylem arzunun yankısından başka bir şey değildir." Biz ayrı bedenlerde aynı ruhu taşıyan bir bütünüz aslında. Hz. Mevlâna'nın da ifade ettiği gibi: " Ne ben benim, ne sen sensin, ne sen ‘ben’sin hem ben benim hem sen sensin, hem sen ‘ben’sin. ben seninle o haldeyim ki -ey güzel sevgilim ben sen miyim, yoksa sen ben misin bir türlü kestiremiyorum." Hemhal olup bütünleşmek gerekti o zaman Dost. Asl olana, Bir ve Tek olana ulaşmak için... "Yolumuza devam ettik. Kayaların arasında otlarla kaplı bir yerde, başını kuma gömmüş bir adam vardı. "Burada yıkanabiliriz, o bizi görmez." dedim ruhuma. "Hayır, binlerce kez hayır," dedi ruhum. " Bu gördüğün insanların en kötüsüdür. Ruhunu gizleyen tam bir softadır." Ruhum doğru söylüyordu Dost. İnsanoğlu kendini saklamakla yetinen, bir muamma idi. Varoluşunu gelişigüzel açığa vurursa 'çarmıha' gerilmekten çekiniyordu. Bu çekincesinde de haklı değil miydi? Hangi duygusunu, düşüncesini açığa vursa acımasız ve yersiz bir şekilde eleştirilmiyor muydu? Fakat dünyada var olmanın koşulları bunu gerekli kılıyordu. Bir gün sevinçler tüm benliğini ele geçirirken, diğer gün yerini hüzne bırakabiliyordu. Mesele bu duyguları yaşamaktan ziyade; yaşarken kimleri yanında nasıl bulduğuna bağlıydı. "Hüzünle ben birlikte şarkı söylediğimizde, komşularımız pencerelere koşuşur, bizi dinlerlerdi. Şarkılarımız deniz kadar derin, ezgilerimiz garip anılarla dolu olurdu." Diğer yandan ise " Neşem doğduğunda onu kollarıma aldım; çatıya çıkıp haykırdım. " Gelin komşularım gelin görün, bugün içimde Neş'e doğdu. Gelin ve güneşe gülümseyen şu mutlu şeye bakın!" Ama komşularımın hiçbiri Neş'eyi görmeye gelmedi, çok şaşırdım. Sonunda Neş'e yalnızlıktan öldü."... Kısacık olmasına rağmen içine birçok duyguyu barındırmış bu eseri nacizane tavsiyem herkesin okuması doğrultusundadır. Sağlıcakla ve öldürülmeyen Neş'e dolu günler ile kalmanız temennisi ile..
Meczup
MeczupHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202118,1bin okunma
·
339 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.