Hıfz kökünden türeyen bir kelime Mahfuz… Saklanmış, korunmuş anlamlarına geliyor. Hafız da benzer manaya geliyor, unutulmamak isteneni koruyan anlamında… Lehv-i Mahfuz Kur’an’da geçiyor. “Korunmuş Levha” Korunmuş Levha hala elimizdeyken uyanmalı, onu korumalı ve ona sahip çıkmalıyız. Bir gün gelecek okumak isteyeceğiz ama yazılar silinecek… O gün gelmeden biz kendimize gelmeliyiz. • Doğruya doğru, insanı alışkanlıklara köle eden bir sistem içindeyiz. Bu sistem içinde bizim içimiz boşaltılmış ve yerine dünyalık sevgiler yerleştirilmiş durumda. Bir taraftan aklımızı kullanmıyoruz; düşünmüyoruz ve sorgulamıyoruz. Diğer taraftan kalbimiz bozuk, hislerimiz ve vicdanımız körelmiş durumda. Geçici hevesler peşinde koşarken kalıcı olanı kaybediyoruz. Aklımız kontrolden çıkmış, beynimiz hack’lenmiş vaziyette… Bize, gözümüzü en çok kamaştıran şey ile saldırıyorlar, o da teknoloji… Elbette teknolojinin faydalı tarafları var ama yanlış ellerde yanlış uygulamalar yapılınca bu bizi felaketten başka bir şeye götürmüyor maalesef. Emanetin ehline verilmediği bir dünyada eşyanın künhüne varılırsa o dünya cehenneme döner. Ki öyle de oldu dünyayı cehenneme dönüştürdüler, atom bombasıyla, nükleer ve biyolojik silahlarla, laboratuvar üretimi virüslerle… Yani bilim yanlış ellerde bize hiç de hayır getirmedi, getirmiyor. Bir tuşla dünyayı insanlığı yok edecek bir düzenin başındakilerden bir fayda beklenemez. Bize düşen bu düzeni tersine çevirecek çabayı göstermek… • Bir yerde çok doğru bir noktaya değinmiş yazar: “Yapay zekaya empati kurmayı öğretiyorlar.” Peki ya biz? Biz empatiyi unutuyoruz. Bencillik, bireysellik empoze edildikçe bir başkasını düşünmez olduk, yardımlaşmayı yitirdik. Kendileri doğal olana, biz ise yapay olana… Formül bu kadar basit… Elitlerden biri dünyadaki tarlaları satın alıyor, iklim değişikliğinin sebebi olarak inekleri öne sürüyor, insanlığı ise yapay ete yönlendiriyor ya da insanlar metaverse’ye hapsediliyor. Halbuki bunlar değil mi, dünyayı kirleten… Suyu, havaya ve toprağı kirleten ve hatta uzayı kirleten… • Genel olarak kitabı beğendim, isminin altını doldurmayı başarabilmiş. Gerçekten “Bir Uyanış Çağrısı” olmaya aday bir kitap… Pek çok yerde önemli sözlerin altını çizdim. Kapak resmi de yaşadığımız dünyayı ve gelecekte bizi getireceği yeri çok iyi anlatıyor. Allah’ın Ademoğlu’nu bir geçinme elde etmesi için bıraktığı bu dünyada, şeytana hizmet eden bir sistem insanlara acımaz, merhamet etmez, ancak boşluğa bırakır. Ve insanlık boşluğa düşer… Ama artık iş işten geçmiştir, geriye dönüş yoktur… O yüzden bütün insanlığın kurtuluşu uyanışa bağlı… Son doğal insan nesli olmak istemiyorsak doğal olana yönelmeli, bütün yapay olan şeylerden uzak durmalıyız. Bu sistemle ancak böyle savaşılır. Onların önümüze koyduğu her yapaylığı sorgulamadan içimize almamalıyız. Vesselam…

MahfuzEray Hacıosmanoğlu · Hayy Kitap · 2022423 okunma

·

1,740 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Süheyla