Gönderi

Sizin en hayırlınız ailesine en iyi davrananınızdır
Detaycılık bir kadın özelliğidir, ince temizlik kadın işidir. Senin bu işlerle bu kadar uğraşman erkeklik hormonlarını da bozar." Sen detaylarla uğraşıyorsun . Hoca Dede erkeklik hormonları deyince Turgay şaşırdı. Hiç böyle bir şey aklına gelmemişti. "Allah Celle Celâluhu yüce kitabımızda evliliği anlatırken Rum sûresinde 'Sizi çiftler hâlinde yarattık ve aranıza sevgi ve merhamet koyduk.' buyurur. Evlilikte sevgi çok mühimdir, sevgiyi koruyan şey merhamettir, şefkattir, anlayıştır, ikramdır. Dinimizde kalp kırmak, tenkit etmek yok. İbadetlerle ahiretimizi kurtarırız, yaptığımız iyiliklerle de Rabb'imize yaklaşır, onun rızasını kazanırız." "Ben iyilik mevzusuna çok değer veriyorum Hoca Dede. Her gün iş çıkışı derneğe uğrayıp orada hayır işlerine yardım ediyorum, öğrencilerle ilgileniyorum." "Çok güzel, evlâdım, Allah kabul etsin. Yalnız nedense iyilik deyince aklımıza hemen başkaları geliyor. Oysa biz önce kendi ailemizden mesulüz. Bir erkek ilk önce karısından ve çocuklarından sorulur. Ailene yaptığın iyiliklerin sevabı iki kat: hem iyilik sevabı hem akrabalık sevabı. Bir erkek evine harcadığı paradan sadaka sevabı kazanır buyuruyor Peygamber efendimiz." "Bunu hiç duymamıştım. Şimdi eve harcadıklarımızdan sevap mi kazanıyoruz?" "Tabii ki sevap kazanıyorsun. Dinimiz aileye ve ailede muhabbete çok değer vermiş. Sevgili peygamberimiz 'Sizin en hayırlınız eşine en hayırlı olanınızdır.' buyuruyor. Bir mümin kardeşine gülümsemen sevap; eşine gülümsemende sevap. Bir insana yardım etmen sevap, eşine işlerinde yardımcı olman da sevap. Karı- koca hangisi birbirine güzel davranirsa bu davranışlar için sevap kazanır. Eşin bir kanepede uyuyup kaldıysa üstünü örtmen sevap, hasta olduğunda ilgilenmen, bir çay demlemen, ilacını vermen... Bunlar hep sevaplı işler. Kadınlar böyle davranışları çok severler, hem aranızda muhabbet olur hem Allah'ın rızasını kazanır, sevaba girersiniz. Çift katlı kazanç yani." "O zaman erkeğin evde itibarı ne olacak?" "İtibar sert sözle, kaba davranışla, kalp kırarak olmaz, oğlum. Erkek yerine göre vakur olmalı, ailesini ilgilendiren konularda kararlı olmalı, fakat yerine göre de karısı ile şakalaşmalı, çocuklaşmalı. Orta yolu bulmalı. Erkek; korkak, alıngan, sünepe, nazlı, detaycı, aşırı yumuşak olmamalı. Çünkü kadınlar böyle erkeklere saygı duymazlar. Karısının ağzının içine bakan, onun sözünden çıkmayan erkeklerin, karısının yanında bir kıymeti yoktur. Sert, kaba erkek de sevilmez, korkulur ama saygı duyulmaz. Bu ikisinin ortasını bulmalısın. "Bu biraz zor görünüyor." dedi Turgay. "Bizi böyle yetiştirmediler." "Haklısın ama olmak için çaba göstermelisin. Nasıl iyi bir koca olurum, diye kafa yormalısın. Hayır işlerine git ama eşini dul kadın gibi her akşam yalnız bırakma, onun da senin sohbetine muhabbetine ihtiyacı var. Çocuklarınla ilgilen fakat onları babasız büyütme. Sen başkalarının çocuklarına faydalı olayım derken kendi çocuklarını kaybetmeyesin. İnsan önce kendi çocuklarından hesap verecek. Elbette hayır işlerine de bakmak lazım, hepimiz birbirimizden sorumluyuz. Fakat önce ailenle ilgilen, sonra hayır işlerine git. Merak etme, planlı olursan ikisine de zaman bulursun." Turgay, Hoca Dede'nin sözlerinden etkilenmişti: "Sağol Hoca Dede, dikkat edeceğim inşallah söylediklerine. Siz konuşurken çok hatalarımı gördüm; Allah razı olsun." dedi. Turgay gittikten sonra hanımı Muslihiddin Bey'in yanina geldi: "Allah razı olsun canım, çok güzel konuştun. Ben de tespih çektim, dua ettim içerde onlar için. Rabb'im inşallah bizim muhabbetimiz gibi güzel bir muhabbet versin onlara." "İnşallah çiçeğim, inşallah. Gözleri sevgiyle parlasın,yuvaları muhabbetle aydınlansın.
··
259 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.