Gönderi

Kırk Yıllık Hatır
Fincanın kırılaydı da içmez olaydım seni, ey acı kahve! Kırk yıl dilimin bağı oldun. İyi ki şekerli değilmişsin! Öyle olsan kırk yıl seksene çıkacak belki de söylemek istediklerimi söylemeye ömrüm yetmeyecektir. Dilimden silinmeyen acın, beni kırk yıl, büyük işimden alıkoydu. Üstüme döküleydin de içmez olaydım seni ey acı kahve! ... Fakat bana iyiliğin dokunduğunu da itiraf etmeliyim, ey acı kahve: Yıllarla o hâle geldim ki, bugün söylediklerimin hepsi, kırk yıl düşündükten sonra söylenmiş gibidir. Ey kırk yıl önce dudağımı değdirdiğim fincanın sahibi; müddetimi doldurduğum günden beri seni aramaktayım. Nerdesin? Bir acı kahveyle yazılmış antlaşmamız artık hükümsüzdür. Sana bunu söylemeye geliyorum. Arif Nihat Asya
Sayfa 99 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.