Bir insanın okuduğu kitaptaki karakterler ile empati yapması, kendini onların yerine koyması normal karşılanılabilen bir durumdur. Ne varki kitabı okuyan kişi, o kitaptaki karakterler gibi davranmaya başlıyorsa o okuyucunun hayatında eksik olan bir şeyler vardır. Kendi hayatındaki sorunlardan kaçmanın bir yoludur binevi.
Gelelim kitapta lgbt konusunun işlenmesi durumuna. İlk 160 sayfanın tamamen geyliğe özendirme amacıyla yazıldığını söylemişsiniz. Ancak kitabın ilk 160 sayfasında aslına bakarsanız karakterleri tanıyoruz. Onların hayatını, küçüklüğünü, ergenliğini, eğitimlerini vb. E tabiki, aralarında geçen mevzubahis aşktan dolayı o 160 sayfa içerisinde bundan da bahsetmesi gerekirdi yazarın.
Şayet siz, sevgili okur
Eğer çocuğunuzun bu kitabı okuyup geyliğe özeneceğini düşünüyorsanız, çocuğunuzun üzerinde baba rolünü , ondan ziyade onu anlayan bir arkadaş rolünü daha etkin kılmanızı tavsiye ederim. Belki çocuğunuz hayatında bir eksik olabilir ve bu eksikliği başkası (örneğin kitap karakterleri) gibi davranarak kapatmaya çalışıyor olabilir. O yüzden onu anlamaya çalışabilir, eksiklerini göz ardı etmek yerine savaşmayı öğretebilirsiniz. Hatta ona bazı durumlarda kitap karakterlerini kendimize örnek almamızın kötü olmayacağını da hatırlatabilirsiniz. Mesela Akhilleus gibi savaşçı olmasını.
Son olarak, lgbt bireylerine sanki onlar insan dışı bir varlıkmış gibi davranmanızı uygun bulmuyorum. Benim sizin onlardan hoşlanmama fikrinize saygı duyduğum gibi siz de onlara saygı duymak zorundasınız. Kimseyi seçimlerinden, tercihlerinden veya elinde olmayan durumlardan dolayı bu şekilde yargılayamazsınız. İyi okumalar.