Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Teoman Duralı bu ülkede eşine az rastlanır, nev-i şahsına münhasır bir bilim adamıydı. Onun hayat hikayesini okurken bir nevi cumhuriyet tarihini de okumuş oluyorsunuz. Dedesi Osmanlı devleti'nde hakimlik yapmış, babası cumhuriyetin yurt dışına eğitime gönderdiği ilk mühendislerden. Büyük dayısı kurtuluş savaşında savaşmış, cumhuriyetin kurucu kadrolarından. Ailecek sistemi eleştiren, iktidara ve servete karşı olan bir aile. Babası ve annesi ile olan ilişkilerini anlatırken kendime aynada bakarken gördüm. Annesi Alman, eşi Fransız kendisi ise Türkoğlu Türk... Okulu hiç sevmemesine rağmen, ölene kadar neredeyse 46 yıl akademisyenlik yapması çok ilginçtir. Daha ortaokulda Felemenkçe'den çeviriler yapması, birçok dili kendi merakı ve azmiyle öğrenmesine hayran kalmadan edemiyorsunuz. Okumaya tutkun, gezmeyi seven, özgür ruhlu, yaşadığı tecrübelerle hayatı şekillenen, evliliği bir ödev olarak gören, kabuğu sert içi yumuşacık bir insan. Sözünü esirgememesi, Atatürk'ü ve devrimlerini eleştirmesi gözünüze çarpıyor. 24 yaşında Afganistan'da ölümden döndükten sonra İslam'a yönelmesi, solcuları tu kaka yapması, Alparslan Türkeş'i ve onun temsil ettiği milliyetçiliği savunması, Recep Tayyip Erdoğan'ı özgün ve güçlü bir lider olarak görmesi beni hayrete düşürdü. Şimdi neden hayrete düştünüz diyebilirsiniz. Öncelikle 1961 Anayasası bu ülkede çoğu kişi tarafından ilerici ve demokratik hayatı geliştiren bir anayasa olarak görülürken Teoman hoca kıyasıya eleştiriyor. Fazla demokrasinin ve sosyalizmin Türkiye'nin kimyasına uymadığını söylüyor. Özellikle 1960-1980 arasında yaşanan birçok olaya Milliyetçi cephenin gözünden bakıyor. Eğer Alparslan Türkeş olmasaymış Türklük elden gidermiş! Bugün ise geride kalan 20 yıllık Ak Parti iktidarının dönüştürdüğü Türkiye'yi düşünecek olursak; Recep Tayyip Erdoğan'ı kahraman vari olarak nitelendirmesi bana şunu düşündürdü. Aynı şeyi Alev Alatlı'da da gördüm. Ne kadar okursanız okuyun, zeki olursanız olun ideolojik körlük herkesin gözüne perde indirebiliyor. Ama bunlara rağmen Adnan Menderes'in İstanbul'u mahvettiğini, Süleyman Demirel'i kurnaz ve icraat üstadı olduğunu, Necmettin Erbakan'ı derin devletin adamı olduğunu söylemesi de dikkate değer. Kitap biyografi türünde olsa da okurken Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar ki sürecine şahit oluyorsunuz. Teoman hocanın çocukluğu, ailesi, evlilikler, yaşadığı yerlerin üzerinde bıraktığı izler, dünyaya ve ülkeye bakış açısı, komplo teorileri ve siyasi düşünceleri ön plana çıkıyor. TRT'de yayınlanan "Felsefe Söyleşileri" programı da çok önemli bir miras bizler için. 94 bölümü de en kısa zamanda bitirip öğrenecek çok şeyimiz var.
Öyle Geçer ki Zaman
Öyle Geçer ki ZamanŞ. Teoman Duralı · Turkuvaz Yayınları · 2020310 okunma
·
217 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.