İçe dönük ve hassas yapıda olan insanları yaşadığı zorlukları ve bunlardan nasıl sıyrılıp daha güzel ve kendine dönük yaşayabileceklerini örneklendiriyor Ilse Sand kitabında.
Hassas ve içe dönük olmanın toplumda bilinenin aksine aslında kötü bir şey olmadığını, sadece biraz farklı bir yapıda olunduğunu, kendini tanıyarak aslında bu durumla başa çıkılabileceğini ve böylece daha rahat bir sosyal yaşamın getirilerini sunuyor. Olduğumuz durumda kötü bir durum olmadığını fakat bununla birlikte içe dönük ve üzerine bir de hassas olmanın zorlukları ve etrafımızdakileri düşündüğümüz kadar kendimizi de düşünmemiz gerektiğini böylece daha anlamlı ve mutlu bir hayatın ufak tefek bazı formüllerini anlatıyor. Çünkü olduğumuz halimize uzun süre devam ettiğimizde; travma, stres, depresyon, tükenmişlik gibi bazı durumlara maruz kalacağımız anlatılıyor.
İçe dönük olmanın, kurtulması gereken bir hastalık olmadığını sadece düzenimize dikkat edip kendimizi düşünmemizi salık veriyor aslında. Kendinize uygun yaşayın ve mutlu olun diyor kısaca..
Kitabın sonunda verilen testler var. İçe dönüklük oranınızı ve hassaslık derecenizi ölçüyor çeşitli sorularla. İnsan kendini elbette bilir ama testlerin sonucu ile de bir anlamda bunu kanıtlamış oluyoruz ve gerçekten yorulduysak bu yaşam biçiminden belki de bizim için bir çıkış noktası niteliğinde ve destekleyici olur diye düşünüyorum.
“Bir şeyi öyle olması gerektiği için değil, öyle yapmak istediğiniz için yapın.”
Keyifli Okumalar!