Gönderi

533 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 36 days
Kinya ve Kayra
Rodos doğumlu olan Günday, ilk romanı ile edebiyat çevrelerinin ve okuyucuların ilgisiyle kendi okur kitlesini yaratan bir yazar olduğunu gözlemliyoruz. Bu süreçte kendisine 2015 yılında Medicis’in En İyi Yabancı Roman Ödülüne layık görülmüş. Bu ödül hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse 1 Nisan 1958 yılında Gala Barbisan ve Jean Pierre Giraudox'un başlattıkları bir edebiyat ödülü olup, '' adını yeni duyurmaya başlayan ya da henüz hakkettiği üne kavuşamamış yazarların , roman öykü yada öykü derlemelerinin ödüllendirmek amacıyla kurulmuş bir topluluk. Verdiğim linkten detaylarına ulaşabilirsiniz. ( tr.wikipedia.org/wiki/M%C3%A9dic... ) Kinyas ve Kayra İlk başlarda ikili diyalog halinde başlayan bir başlangıç var karşımızda ilk bölümlerde, Kinyas ve Kayran’nın hesaplaşması diyebiliriz ilk bölüme. Bu hesaplaşma da kimin kimi öldüreceği üzerine… Kendi içlerinde birbirilerini nasıl etkilediklerini ve bu etkileşimden nelerin ortaya çıktığını az çok başlangıç bölümlerinde görüyoruz. İçlerinde olan öfke, şiddet, cinsellik ögelerinin dışa vurumu ve aynı zamanda da yaşam tarzlarında da barındırmış durumdalar. Biz okuyucuda da belli bir yaş sınırlaması olmalı mı diye bir düşünce uyandırıyor. Bana kalırsa yaş sınırlaması 15+ olarak belirlenebilir. Ne kadar günümüzde her bilgiye kolayca ulaşabilsede 15+ üzeri jenerasyon, içlerinde ki merakı uyandırmamak adına biraz daha üst yaş dilimine çekilebilir, tabii ki buna kişi kendisi karar vermelidir. Alışkanlık haline getirdiğim gibi kitapta geçen karakterleri tek tek incelemeyeceğim burada. İki karakterde birbirlerine sarmaşıklar gibi bağlı, hem yaşamsal olarak hem de bedenen. Çocukluktan beri arkadaş olan karakterlerimizin ilk başlarda hayatla olan diyalogları aslında aykırılık ve asilik olarak değerlendirilebiliyor. Fakat ilerleyen sayfalarda hayatın içinden bakmayıp alışılmış hayatın dış çerçevesinden hayat’ın onlara mahkum ve gebe olduklarını onlar olmazlarsa hayat/ yaşam kavramının bir önemi olmadığını göstermeye ve kendilerine bunu ispat etmeye çalıştıklarını gözlemleyebiliriz. Özellikle Kayra bunun üzerinde çok fazla duruyor, yaşamı süresince yaptığı davranışlarını kabullenmemek için kendisinin zihnini öldürmesi gerektiğini ve bedenen fiili bir ölüm olmasa bile zihnini durdurabileceğine kendisini ikna etmeyi başarmış bir karakter. Kinyas ve Kayranın belli bir noktadan sonra ayrıldığını ve sadece kendi diyaloglarını paylaştığı bir bölüm görüyoruz. Bu noktada artık diyaloglar ilk başta Kayra'nın üzerinden ilerliyor ve son yüz – ikiyüz sayfa da Kinyas ( Tolga) nın değişimini görüyoruz. Kinyas’a bu kadar yer verilmesinin aslında onun içerisinde yeralan; şiddet ve cinsel açlığın yanı sıra kendi zihnini öldürmesi için gereklilik listesini, teker teker organize ettiğini bu süreci rahatlıkla gözlemliyoruz. Kendisinin ne kadar vicdansız ve psikopatik derece de herkesi ve herşeyi öldürebildiğini, fakat başkalarına da fırsat verdiğini gözlemledim. Daha iyi yaşayabilmeleri için. Karşılıklı çıkar gibi görünse de aslında bir vicdani hareket ettiğini de söyleyebiliriz. Kinyas’ın kriminal gelişimini gözlemlediğimiz süreçlerde oluyor açıkçası, Zihinini öldürme operasyonunda ihtiyacı olan parayı elde etmek için yaptığı, hırsızlık, katliam ve arkadaşını hedef göstermesi, kendisinin kalp atışlarının son bulacağı güne kadar ona bakacak bir bakıcı. Bunların hepsini belli bir düzen ve kabiliyette gerçekleştiriyor. Ve zihinini öldürme operasyonunda ise Kayra’ya gönderilmesini talep ettiği yazılarında gönderilme emrini verdikten sonra Zihnini öldürmeyi başarıyor. Kinyas ( Tolga) ise kendisinin Kinyasın, etkisinde kalıp ailesi ile sekiz yıl boyunca bütün iletişimini koparıp, takip ediyor etkileyicisini, bu süre zarfında kendisinin de yaratıcısından farkı yok, şiddet, cinsellik ve bir çok kriminal vakaya karışmış olarak görüyoruz. Bazı noktalarda aslında bunu yapmasının nedenlerini sorguladığını hissettiriyor okuyucuya, fakat esas vazgeçiş süreci ve aslında kaçtığı gerçek hayatın sıcaklığını istediğinin farkına varıyor ve Kinyas ile yollarını ayırıyor. Onun bir bağımlılık olduğunu ve bu bağımlılıktan kurtulmasının hayata karışması için gerekli olduğunu fark ediyor. Ailesine geri dönüyor kabulleniş ve hayata karışmasına faydası olacak her şeyi kollarını açarak kabul ediyor. İş buluyor, sevgilisi oluyor, ailesi ile olan bağlarını tekrar güçlendiriyor. Kendisini bir nevi kurtarıcı ilan edecek metodlar geliştiriyor. Hiv+ olması dışında. Benim aklımda kalan ve sizlerle paylaşabileceklerim bu kadardı. Edebi olarak değerlendirmek gerekirse, yeraltı edebiyatına uygun olarak ilerleyen aynı zamanda, sosyo ekonomik ve kültürel yozlaşmalara da yer verilmiş. Irkçılık üzerinde aşırı durulmuş bir kitap bana göre. Beyaz adam ve siyah adam süreçleri, Seks işçiliği ( Çocuk ), uyuşturucu ticaret, rüşvet’in nasıl bir yozlaşmaya yol açtığını açık açık göstermiş.
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202227.1k okunma
··
300 views
F. Suna KOÇYİĞİT okurunun profil resmi
Tolga Kinyas değil miydi? 🤔
Kirmizimsikirmizi okurunun profil resmi
Son bölüm kayra değil miydi ? Kinyas Zihin ölümünü gerçekleştirmemiş miydi ?
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.