Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

552 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
SPOİLER İÇERİR!!!!
Güzel bir seriye veda etmiş oldum. Gerçekten heyecanı hiç bitmeyen, stratejilerin, sırların ve aksiyonun bol olduğu bir kitaptı. Kitap baya dolu doluydu. Son kitapta Sonea'nın yavaş yavaş kara büyü öğrenmesi ve Akkarin ile arasının düzeltmesini okuduk başlarda. Bunun iyiye gitmeyeceğini hissetmeliydim. İchaniler'in köleleri sayesinde Yüksek Lordun acı geçmişi ve kara büyü kullandığını diğerleri tarafından öğrenildiğini okuduk. O kısımlarda gerçekten gerilmiştim ve Büyücülerin aptallıklarına inanamadım. Ortada bir tehdit olabilirken bu kadar aptalca bir hata yapmaları inanılmazdı. Her şey zaten gururlarından ve korkularından geldi başlarına belli. Duruşma ilginç geçse de bence bir zihin okumasıyla halledilirdi bu kadar şova gerek yoktu tabii. Akkarin ve Sonea'da geçen günleri ise gerim gerimdi. Başlarına çok kötü şeyler geleceğinden korktum ve her an vahşete ve kana hazırdım. Ki onun yerine onların arasındaki ilişkinin gelişimi ve duyguların ortaya çıkışı okuduk. Açıkçası hiç hoşuma gitmedi. Yaş farkı, statü farkı ve yaşanmışlıkları düşününce biri çocuk biri de abi konumunda olabilirdi anca gözümde. Akkarin bu seride ince zekasını, strateji becerisini ve güvenirliğini ortaya koysa da asla ve asla hoşuma gitmedi davranışı. Haydi geçtim Sonea genç ve aptal olabilir sen neden yaptın bunu... Neyse ayrıca Kerini'nin davranışı da hoşuma gitmedi. Hani onun her zaman peşine giden ve kurtarmaya çalışan dostu, yeni manita bulunca her şey mı değişir ya. En azından bir yardım eli bir geri döndürme planı yapar insan, bir çaba gösterebilirdi... İchanilerin şehre girdikten sonra olan olaylar ise soluksuzdu. Rothen'in harcanacağını baya korktum neyse ki olmadı. Dorrien'e ise baya üzüldüm, Sonea gerçekten inanılmaz haksız davrandı ona. Lorlen'in ölmesi baya üzücüydü sanki çok haksızlık görmüş ve ezilmiş gibi hissettim. Dannyl'e gelirsek ah ne aşkmış be adam. Hayır aşkını buldun anında ona yardım eden çocuğu unuttu ve bir daha anılmadı adam. Savaş baya ilginçti, stratejiler, ilerlemeler filan hoştu fakat çok fazla kayıp vardı. Son olarak ise Akkarin'in ölümü çok aceleye gelmiş ve savaşın sonu da çok içime sinmedi. Hani Sonea çok güçlüydü bununla ilgili başka önemli bir şey olmadı, Rothen ve Dorrien'in bir köşede saklanıp onlara yardım etmeleri de hemen olup bitti. Ne bilim Sonea savaşırken hemen gidip iyileştirirler sandım ya da en azından arenanın gücünü çeker sandım. Bilmiyorum çok ani ve kısaydı. En sonda da hamile kaldığını duymak bir yandan üzdü çünkü Dorrien ile şansları sıfıra indi kesin olarak. Rothen de inanılmaz, tam bir baba figürü ve favori karakterim oldu bu seride. Osen'in yeni pozisiyonunu beğendim gerçekten, yakışır... Dannyl ise hayal kırıklığı, Rothen'i bırakıp gitmesi üzdü. Kerini ve Savara denen kızın hikayesine değinmek istemiyorum bile, çok dikkatimi çekmedi ama o kolyenin böyle olacağını biliyordum. Aksiyon dolu bir seriydi, biraz okuması uzun sürdü çünkü bence bir tık ağır bir yazım dili vardı ve bazen bir yerden sonra okuduklarımı anlamadığım için bırakıp sindirmem gerektiği hissettim. Bu serinin bir de Sonea'nın oğlunun maceraları anlatıldığı bir seri olduğunu gördüm ama Pegasus galiba sadece ilk kitabını çevirdi. Akkarin bence ölümün böyle olmamalıydı, hoşçakalın Büyücü Loncası...
Yüksek Büyücü
Yüksek BüyücüTrudi Canavan · Pegasus · 2018106 okunma
73 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.