Bir dalın üstünde boynu büküksün
Bırak, gözyaşların toprağa düşsün
Toprak, anasıdır yaşayanların
Dertlerini emer ağlayanların
Kanatların sanki yıldız otağı
Senin de sırtında yalnızlık dağı
Bilmiyorum, ne var aynalarında
Ben, köşk arıyorum rüyalarımda
Sanki yılanlarla belada başım
Bir anda köpüğüm, bir anda taşım
İnsanlar, içimde bitmeyen sancı
İnsanlar, tuhaf mı tuhaf, yabancı
Sen de benim gibi avare misin
Sokak sokak gezen divane misin
Suskun durma öyle, konuş, ne olur
Belki alev söner, hüzün kaybolur
Galiba dumanlı yeşil gözlerin
Yolunu mu kaybetmişsin göklerin
Kirpiğin mi ıslak, elin mi şaşkın
Esiri mi oldun sen de bir aşkın
Bak, bizi bekliyor güneş ve çiçek
Davran, yoksa bu yağmur da bitecek
İkimiz de yorgun, perişan, sessiz
Korkarım ki, kıyameti bekleriz