Gönderi

148 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
‘’Bu ahlakta yalnız, yalnız o para denilen şeyi her ne pahasına olursa olsun kazanmak vardı. Şeref de oydu. Ahlak da oydu. Namus da oydu. Bir bakıma doğru da: Onunla satın alınamayacak bir şey yoktu: Pırlantasından insanına kadar.’’ Kumpanya, Kriz ve Gauthar Cambazhanesi adlı üç kısa öykünün yer aldığı kitapta Sait Faik severlerin tatmin olacağı kurgular ve konular hakim. Kitabın ilk ve en beğendiğim öyküsü olan Kumpanya’da Anadolu’nun tiyatroya bakışını, sanat anlayışını, bin bir fedakarlıklarla ve borçla kurulmaya çalışılan bir ‘Kumpanya’ görüyoruz. Modern zamanların tiyatro turnelerine Cumhuriyet’in en güzel yıllarında Kumpanyalar karşılık geliyordu. Oyuncusu, müzisyeni, yolu, bileti, sahnesi derken sermaye isteyen bu mevzuya Saffet Ferit, Kör Halit ve Salih’in gözlerinden bakıyor ve öykünün girişi boyunca onlarla beraber İstanbul’un tarihi semtlerinde borç arıyoruz adeta. Para bulunur, işler çözülür ve kumpanya sağ Salim kurulursa daha çok kazanılır ve borçlar ödenir bakış açısıyla ‘olmayan’ alacaklıları ile girdikleri diyaloglar, yokken bile var gibi mutlu olan çehreleri sizin de yüzünüzün de gülümsemesini sağlayacak. Ne zaman hayattan bunalsam bir Adalı öyküsü beni alır yanına oturtur ve saçlarımı okşar, rahatlatır ve ve o kasvetli dünyanın sadelik ve güzelliklerine odaklanmamı sağlar. Sabri Esat Siyavuşgil’in de dediği gibi ‘’Sait Faik’siz edebiyat bana kasvetli geliyor.’’ İşte o sebepten ‘’Bu ahlakta yalnız, yalnız o para denilen şeyi her ne pahasına olursa olsun kazanmak vardı. Şeref de oydu. Ahlak da oydu. Namus da oydu. Bir bakıma doğru da: Onunla satın alınamayacak bir şey yoktu: Pırlantasından insanına kadar.’’ Kumpanya, Kriz ve Gauthar Cambazhanesi adlı üç kısa öykünün yer aldığı kitapta Sait Faik severlerin tatmin olacağı kurgular ve konular hakim. Kitabın ilk ve en beğendiğim öyküsü olan Kumpanya’da Anadolu’nun tiyatroya bakışını, sanat anlayışını, bin bir fedakarlıklarla ve borçla kurulmaya çalışılan bir ‘Kumpanya’ görüyoruz. Modern zamanların tiyatro turnelerine Cumhuriyet’in en güzel yıllarında Kumpanyalar karşılık geliyordu. Oyuncusu, müzisyeni, yolu, bileti, sahnesi derken sermaye isteyen bu mevzuya Saffet Ferit, Kör Halit ve Salih’in gözlerinden bakıyor ve öykünün girişi boyunca onlarla beraber İstanbul’un tarihi semtlerinde borç arıyoruz adeta. Para bulunur, işler çözülür ve kumpanya sağ Salim kurulursa daha çok kazanılır ve borçlar ödenir bakış açısıyla ‘olmayan’ alacaklıları ile girdikleri diyaloglar, yokken bile var gibi mutlu olan çehreleri sizin de yüzünüzün de gülümsemesini sağlayacak. Ne zaman hayattan bunalsam bir Adalı öyküsü beni alır yanına oturtur ve saçlarımı okşar, rahatlatır ve ve o kasvetli dünyanın sadelik ve güzelliklerine odaklanmamı sağlar. Sabri Esat Siyavuşgil’in de dediği gibi ‘’Sait Faik’siz edebiyat bana kasvetli geliyor.’’ İşte o sebepten bi oku derim :)
Kumpanya
KumpanyaSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20141,507 okunma
·
83 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.