Bir zaman, Halife Mansur'un başka bir kadınla evlenmek istemesi üzerine hanımı ile arası açıldı. Karısı Mansur'dan âdil olması istedi.
"Mansur: Aramızda kimin hüküm vermesini istersin?
Karısı: Ebu Hanife'nin.
Mansur Ebu Hanife'nin hakemliğine razı oldu. Ebu Hanife'yi davet etti.
O'na: Ey Ebu Hanife! Ailem benden davacı, beni ondan kurtar, dedi.
Ebu Hanife: Buyurun, konuşun.
Mansur: Bir erkeğin kaç kadınla evlenmesi caizdir?
Ebu Hanife: Dört.
Mansur: Kaç cariye alması caiz olur?
Ebu Hanife: Dilediği kadar. Bu hususta bir sınırlama yoktur.
Mansur: Bunun aksini iddia etmek herhangi bir kişiye caiz olur mu?
Ebu Hanife hayır, deyince Mansur hanımına dönerek: İşittin mi? dedi.
Bunun üzerine Ebu Hanife: Cenâb-ı Hak bu ruhsatı adalet sahiplerine verdi. Kim adaleti tesis edemez veya tesis etmekten korkarsa bir kadından fazla nikâhlaması caiz olmaz. Allahu Teâlâ bu hususta:
رفان خفتم ألا تعدلوا فواحدة...
...eğer adalet yapmaktan korkarsanız bir taneyle yetininiz.