Charlotte Bronte'nin okuduğum ilk romanı. Keyifli ve akıcı bir klasik okudum. Yazarın hayatını okuduğumda UğultuluTepeler kitabının yazarının kardeşi olduğunu öğrendim. Jane Eyre kitabı ilk 10 bölüm 8 yaşına kadar olan çocukluk hayatını, ikinci 10 bölüm 18 yaşına kadar olan kısmı, sonraki 8 bölümde 18 yaşından sonraki kısmı ele almış. Anlatım dilini çok sevdim, betimlemeler çok yerindeydi.Bende bu yüzden kitabı 3 kısımda incelemeyi düşündüm. İlk on bölüm banasık sık Çalıkuşunu anımsattı. Jane annesi ve babası ölmüş yetim bir kızdır ve yengesinin yanında kalmaktadır. Sonra dayısı da vefat ettiğinde artık yengesi hayatı ona dar etmeye başlamıştır.Sadece yengesi değil tabi kuzeni John fırsat buldukça şiddet uygulamaktan kaçınmaz, tabiki suçlu her zaman Jane'dir. En sonunda yatılı bir okula gönderilir.Helen en yakın arkadaşı olur ve beni en çok etkiyen kısımlar Helen ile yaptığı sohbetler oldu. Helen çok arkadaşı olmayan ve sürekli haksız yere ceza alan, fakat bu durumdan şikayet bir yana hatta memnun olan bir kız. Öyle bir inancı var ki beni resmen büyüledi. Jane'i en kötü zamanlarında hep teskin etti. Ama bu dostluğu çok uzun sürmedi. Okul koşullanın çok kötü olmasından dolayı birçok kız gibi Helen de vereme yakalandı ve ayırdı onları. Biraz Helen'in alıntılarını yazmak istiyorum. "Nasıl ki Miss Scatcherd benim kişiliğimi hiç beğenmiyor. Ama sen de onun sana her dediğini, her yaptığını, nasıl ince ince anımsıyorsun ya! Onun haksızlıkları senin duygularının üzerinde ne derin izler bırakmış! Oysa ben duygularımın üzerinde böyle bir iz taşımıyorum.Yengenin kötülüğünü, bunun sende uyandırdığı ateşli öfkeyi unutabilirsen daha mutlu olmaz mısın?" "Bütün dünya senden nefret edip seni kötü diye tanısa bile senin kendi vicdanın rahat, suçsuz olduğu sürece hiç arkadaşsız kalmazsın, dedi." "Helen... Herkesin yalancı bildiği ir kızın yanında niçin duruyorsun?" "Herkes mi dedin Jane? Ne münasebet! Sana yalancı denildiğini yalnızca seksen kişi duydu. Dünyada yüz milyonlarca insan var." ikinci bölümde Jane iki yıl okulda mürebbiye olarak çalıştıktan sonra ayrılmaya karar verir. Thornfield malikesinde mürebbiye olarak iş bulur. En heyecanlı bölümleri bu kısımdaydı. Ev sahibi Ms. Rochester'e aşık olur. Rochester aksi huysuz Jane den 20 yaş büyük bir karakter.Okurken gerçekten sinir olup sonradan sevdiğim bir karakter oldu. Malike de birde saklanan bir sır vardır. Bunu yazmayacağım. Gizem katılmasıda ayrıca hoşuma gitti. Jane böyle bir adamı nasıl sevebilir dedim, fakat aile ortamı görmemiş, sevgisiz büyümüş bir kızın tanıştığı ilk erkekten etkilenmesi de kaçınılmazdı hak verdim. Jane her zaman canlı hayatın içine karışmak istiyordu Ms. Rochester onun için dış dünyaya açılan kapı gibiydi. Bütün dikenlerine rağmen Jane büyük bir bağlılıkla sevdi ve sonra evlilik günü geldi çattı. Fakat evdeki gizem buna engel oldu. Son bölümde bana tam bir yeşilçam klasiği yaşattı Jane evden kaçtı sersefil beş parasız ve tesadüfen akrabalarını buldu, sonra mirasa kondu zengin oldu. Ama aklı hep Rocherter da kaldı. Ne pahasına olursa olsun gidip görmeye karar verdi. Daha fazla spoiler vermeyeyim. Jane karakter olarak ne karar boyun eğen bir kişilik olarak görünsede her zaman iç sesine güvenen, içinde özgün bir ruh taşıyan, duyguları saf ve temiz, müthiş bir gözlem yeteneğine sahip bilge bir karakter olarak okudum. Kesinlikle tekrar okumak isteyeceğim bir klasik oldu.

Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031.4k okunma

·

153 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nurdan