"İnsan kendini bilmeli..."Ahmet Ümit deyince hiç şüphesiz en iyi polisiye yazarı geliyor aklımıza.Onun kitaplarından okuduğum en şaşırtıcı ve en sürükleyici bulduğum bir Ahmet Ümit kitabı, Sultan'ı öldürmek...
Kitaba başlamadan önce kitabın arka kapağındaki yazıları hepimiz okuruz. Bende okurken, arka kapağındaki bir yazı o kadar dikkati mi çekti ki vakit kaybetmeden kitabı okumak istedim... Arka kapaktaki yazılardan dikkati mi çeken yazı ise şuydu, "Biri sizi cinayet işlemekle suçladığında deliller bulur, tanıklar gösterir, bunun bir iftira olduğunu kanıtlamaya çalışırsınız ama sizi itham eden kişi bizzat kendinizsiniz, ne yaparsınız?" Evet ne garip değil mi, "Kendinizseniz..." Olaylar ana karakterimizin aşık olduğu kadın ve üzerine şekilleniyor ama Ahmet Ümit öyle bir anlatıyor ki -en sevdiğim huyudur- tarihle ilişkilendirerek gerçekle sembolize ediyor. Kitabın her bir cümlesi merak duygusu. Düşünsenize kitabı elinize alıyorsunuz kapağında Fatih resmi. Fatih ile ilgili tarihi bir roman beklerken, İçeriği aşk, tarih, cinayet ve aklınıza gelebilecek birden fazla duygu... Mükemmel bir kitaptı gerçektende.
Ahmet Ümit'in tarihte yaşanılması muhtemel olan bir durumu romanına fon etmesi olağanüstü bir olay. "Tarih geçmişte yaşananlar mıdır, yoksa tarihçilerin anlattıkları mı?" Bence her ikiside... Sorduğu bazı sorular bile ne kadar konuya hakim olduğunu gösteriyor. Ve romanın içindeki tüm duyguları tarihi fon ile kurgu olarak iç içe veriyor. "Şahane bir aşk, çoğu zaman harcanmış bir hayat demektir..."
Eğer illa bir Ahmet Ümit kitabı okumak istiyorsanız, "Sultanı Öldürmek" okuyun. Keyifli okumalar...