Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bakara Sûresi / 256.Ayet 256. Din(e girmede/iman etme)de zorlama yoktur. İslâm, iman konusunda zorlamayı değil; tebliği, daveti ve irşâdı esas almış, iman edip etmemeyi, herkesin hür irade ve vicdanına bırakmıştır.2 Ancak toplumun fesadına sebep olan hallerde yönetim birimlerince bazı yaptırımlar uygulanır. Aile reisleri de aile fertlerine din bilgilerini öğreterek gereğini yaptırmaya çalışır. Doğruluk ile sapıklık (iman ile küfür, hak ile batıl) meydana çıkmıştır. Artık kim, tâğûtu (Allah’tan uzaklaştıran ve emirlerini yapmaktan men edenleri)* tanımayıp da Allah’a iman ederse, işte o, kopması (mümkün) olmayan sağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah (her şeyi) hakkıyla işitendir, bilendir. * Arapça’da “tâğût” kelimesi sözlük anlamıyla haddi aşan herkes için kullanılır. Kur’an bu kelimeyi Allah’a isyan eden ve O’nun kullarının hâkimi ve mâliki olduğunu inkâr edip onları kendi kulu olmaya zorlayan kimseler için kullanır. Allah’a isyan üç derecede olabilir: 1. Bir kimse Allah’ın kulu olduğunu kabul eder, fakat pratikte O’nun emirlerinin aksini yaparsa buna fâsık denilir. 2. Bir kimse Allah’tan ilgisini keser ve başka birisine bağlanırsa o zaman kâfir olur. 3. Allah’ın hükümlerini beğenmeyerek onu uygulamaya mânî olan ve O’nun kullarını kendi emirlerine ve yoluna boyun eğmeye zorlayan kimse tâğûttur. Böylece, Allah’ın emirlerini engelleyip insanları kendisinin istek ve emirlerine sevk eden tâğût; nefis, şeytan, rahip, liderler, kral ve benzerleri, herhangi bir şahıs da olabilir ki yüce Allah bu tâğût belasından kaçınmayı emretmiştir.3 Bu nedenle bir kimse tâğûtu reddetmedikçe gerçekten Allah’a inanmış sayılamaz. Çünkü tâğûtlar, kendilerini ilâh yerine koyup Allah’ın dinine alternatif bir din koyarlar ve ona itaat ettirmek isterler. Fakat mü’minin kalbinde hak ile batıl asla uzlaşmaz.
Feyzü'l Furkan (Orta Boy - Ciltli - Şamua)
Feyzü'l Furkan (Orta Boy - Ciltli - Şamua)
··
3.696 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.