Gönderi

235 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 26 days
İnsanın bin bir türlü hali...
Yaşar kemal okumak bambaşka bir dünyanın tanıdık insanlarını anlamaya çalışmak gibi. Bizim edebiyatımız, bizim insanlarımız, bizim memleketimiz ama bir o kadar da yabancı, ıssız ve umarsız... Meğer ne az tanıyoruz aslında birbirimizi, kültürümüzü, bir nevi de özümüzü. Yaşar Kemal'e tanıştırdığı bütün karakterler için teşekkür ederim. Hepsi o kadar gerçek o kadar canlı ve yalındı ki her biten öyküden sonra acaba şimdi ne yapıyorlardır diye düşündürttü. Acaba devamında ne oldu. "Hikayeleri" nasıl bitti? dedim çünkü benim için bitmemişlerdi. Üzülerek söylüyorum ki İlk defa bir öykü kitabı okudum sanırım onun da vermiş olduğu bir acemilik ile sanki bütün hikayeler yarım kalıyormuş gibi hissettim ilk başta. Sonra sonra alıştım onlarla vedalaşmaya bazısı ise hala benimle... Kitap bize 22 farklı hikaye sunuyor. Karakter skalası o kadar geniş ki... Çocuk, işçi, çocuk-işçi ,kadın, ana, usta, ağa... Kitaba adını da veren "Sarı Sıcak" isimli ilk hikayede "Çukurova" nın müthiş sıcağında zorla çalışmaya götürülen bir çocuk işçidir Osman. Çocukluğunu yaşamayı bırakın bunun altında ezilir adeta. Öldürücü yorgunluk, susuzluk ve yorgunluğunu hissederiz içimizde bir yerde. "Bebek" hikayesinde ise İsmail'in annesiz, ortada kalmış bebesi ile tanışırız. Çukurova'da bebek olmak bile zordur bazen. Yeni doğmuş yavrusuna bir yuva bulmak umuduyla çaresizce dolaşır İsmail. En sonunda da sırtına alır bebesini gider .. "Beyaz Pantolon" da Mustafa, bembeyaz bir pantolon diktirmek ister kendine, yaşıtları gibi ailesinden istemek yerine nasıl canla başla, yetişkinlerin bile zorlandığı bir işte çalıştığını görür; bırakın takdir edildiğini ve kollandığını emeğinin karşılığını bile alamayışına, haksızlığa uğrayışına şahit oluruz, öfkeyle. Ve çocuk karakterlerin belki de en güçlüsü olan "Yeşil Kertenkele" de babası belli olmayan dolayısıyla onunla hiç tanışmamış onu bilmemenin verdiği eksiklik yetmezmiş gibi bir de çocuk haliyle 'babasız' olmanın yükünü taşıyan Mustafa ile tanışırız. Sayfalarca hiç bilmediği babasını kahraman misali ağlayarak betimler... Sonunda öğreniriz aslında anlattığı kişinin yalnızca hayallerinde olduğunu. "Kalemler" öyküsündeki Babasının her gece çöpten çıkardığı kalemlerini okulunda arkadaşlarına hava atacak tek özelliği olarak kullanan ama onların nereden geldiğini söylemektense ölmeyi yeğleyen gururlu Neriman ve daha nicesi. Hikayelerdeki kadınlar da durmadan gece gündüz çalışır. Öyle ki erkeklerden tek farkları cinsel kimlikleri ve annelikleri olacak kadar kadınlıkları unutturulur. Kendileri için bir şey yapmazlar; cefakar, vefakar, biçare bir o kadar da savaşçıdırlar. Turnalar öyküsünün güçlü kadın karakteri Gülbahar; senelerdir gelmediği bir haber bile alamadığı gurbetteki kocasını beklemekten asla vazgeçmeyen, kaçıp gitmeyen belki de gidemeyen, gündüz yakıcı sıcakta gördüğü seraplarıyla ömrünü harcarken, güzelliğini ve cinsel açlığının hırsını topraktan çıkaran bir kadındır. "Yolda" hikayesinin Emine'si, "Pis hikaye" nin Osman ve Fadık'ı, "Ekin" hikayesinin gizemli kaçağı... Daha sayamadıklarım ve hepsi. İyi ki geldiniz iyi ki tanıştık sizinle. Hayatla mücadeleniz hiç bitmesin, umudunuz hiç kaybolmasın ve o kaçıp gittiğiniz yerlerde mutlu olun olur mu? Hoşça kalın!
Sarı Sıcak
Sarı SıcakYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20235.1k okunma
·
103 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.