Gönderi

528 syf.
7/10 puan verdi
Dracula
Spoiler alert Ve bir kitap daha bitti. Dracula’yı gotik edebiyatına olan ilgim nedeniyle uzun zamandır okumayı istiyordum. Çok istememe rağmen planladığımdan daha uzun sürede bitirebildim ve bazı eleştirilerim olacak. Başlangıçta Jonathan Harker’ın Dracula’nın şatosuna gönüllü bir şekilde gidip, ardından orada hapsolduğu kısımlar gayet akıcıydı, yaşadığı o baskıyı hissettim fakat kitabın ortalarına geldiğimde aynı akıcılığı hissedemedim. Hatta bazı sayfaları gereğinden hızlı bir şekilde okuyup geçtim. Dracula karakterini beğenmeme rağmen ne yazık ki okurken biraz sıkıldım çünkü bu denli heyecansız bir kurgu beklemiyordum. Kitabın isminin adı üstünde Dracula olması sebebiyle, onun hakkında daha fazla bölüme yer verilmesini isterdim açıkçası. Onun da düşüncelerini en azından diğer karakterler kadar bilmek isterdim, kendini bize daha fazla tanıtmasını isterdim. Yazar bizi yavaş yavaş Dracula’nın ölümüne hazırlıyor. Bu hazırlık ziyadesiyle psikolojik düzeyde. Ayrıca hristiyanlığa ait klasik ‘şeytanla savaş’ ritüellerine de bolca yer verilmiş. Karakterlerin Tanrı’ya ne kadar bağlı olduğunu görüyoruz. Bu kadar uzun bir hazırlık sürecinden sonra Dracula’nın çok kolay bir şekilde ölmesine anlam veremedim. Koca roman boyunca insanları uğraştırıp, kaçmayı başarmış Dracula ile son bir savaş olabilirdi belki. Yazar burada suya sabuna fazla dokunmamış gibi bir izlenim uyandırdı bende. Korku edebiyatı kategorisinde kült haline gelmiş bir eserin korkudan ziyade, yalnızca hafif bir gerilim yarattığı kanısındayım. Kan ile beslenen bir karakteri anlatıp, vahşet ögelerini nasıl bu kadar yumuşatabildin Stoker? :/ Tek başına kırmızı gözler, sivri dişler, soluk ten vs. beni pek etkilemedi açıkçası… Tabi ki herkesin eşiği farklı olabilir. Stoker’ın nereden ilham aldığı konusunda da çeşitli tartışmalar var. En yaygın kanılardan biri Kazıklı Voyvoda adı ile bilinen Vlad the Impaler ve işlediği söylenen çok sayıda cinayet sebebiyle, yaşadığı dönemde etrafına dehşet saçan Kanlı Kontes Elizabeth Bathory’den esinlendiği yönünde. Kimileri bu fikre karşı çıkmakta ve Bram Stoker’ın ilhamının İrlanda mitolojisinden geldiğini, Dracula adını rastgele keşfettiğini ve Stoker’ın notlarında Kazıklı Voyvoda veya Kanlı Kontes ile ilgili hiçbir şeyin olmadığını savunmaktadır. Son olarak okuyuculara bu kitabı okumalarını tavsiye eder miyim? Elbette ederim! Yavaş kurgusuna rağmen sizi bir şekilde merak duygusuyla okumaya itiyor. O durağan kısımları bitirip bir an önce sonunu görmek istiyorsunuz. Hakkındaki eleştirilerin yersiz olmadığını düşünmeme rağmen yine de gotik edebiyatın önemli yapı taşlarından biri ve sahip olduğu konumu kesinlikle hak ediyor. Korku yaratacak unsurlar herkese göre farklı olabilir. Benim hafif bulduğum bu unsurlar, yazıldığı dönemde oldukça dehşet verici bulunmuş. Zamanla şartlar değiştikçe insanların bakış açıları da değişiyor demek ki… Herkese iyi okumalar. :)
Dracula
DraculaBram Stoker · Bilge Karınca Yayınları · 20094,050 okunma
·
191 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.