Gönderi

504 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
korkuyorum yaşamak ki çok güzel..:
“Ne bileyim, böyle işte.. dışardan göründüğü gibi değil yani insan. Herkesin içinde başka bir âlem var.” -Ayfer Tunç, Osman
Kapak Kızı
Kapak Kızı
ve
Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri Gecesi
ardından serinin üçüncü kitabı olan
Osman
Osman
üzerine birazcık kalem oynatmak istiyorum. Bunu veda say Osman… Şebnem’in hikayesine ilk kitapta başkalarının ağzından, anılarından şahit olduk. ‘Bir insan bu kadarını kendine nasıl yapar?’ sorusu dipdiriydi ve genzimi aldı bu kesif tat kitap boyunca. Sonra Şebnem misafir oldu hayal perdemize ve bir de benden dinleyin işin aslını, dedi. Kızdık, öfkelendik, üzüldük sayfalar ilerledikçe. ‘Aşkımın iplerini çektiğim gece’ diye adlandırdığı o felaket anına kadar Şebnem’in kendini duvarlara çarpa çarpa hiç edişine tanıklık ettik. Adi kayınbirader Teoman, ne olduğu anlaşılamayan koca Osman; entrikalar, fırıldaklar, kötülükler ve kötülükler… Finalde filmin kopuşu ve her şey buraya kadar mıydı, böyle bitmesi şart mıydı sorularının ete kemiğe bürünüp dikiliyor karşınıza… Derken serinin üçüncü kitabı olan
Osman
Osman
size çarpıcı bir selam çakıyor ve ey okuyucu daha ben varım, olan biteni benden de dinlemek istemez misiniz diye karşılıyor bizleri. Hayır Osman hayır, Şebnem’in başına gelenlerin baş aktörü gibisin ve sana çok kızgınız desem de başlıyorum satırlar arasında gezinmeye. Osman zor bir yaşam öyküsü gerçekten. Ne olduğunu, ne olacağını ya da ne olmak isteyeceğini bilememiş bir garip insan profili. Bizim olaylara tanıklığımız da şu sayede oluyor: bu garip yaşam öyküsü bir yazarın dikkatini çekiyor ve Osman hakkında bilgi toplayıp bir kitap yazmaya çalışıyor. O elim gecede feci bir şekilde hayatını yitiren Osman’ın ardından ulaşabildiği herkes ile konuşmalar gerçekleştiriliyor, gerçeği farklı boyutları ile merhabalamamızı istiyor. Ha bir de şey var, Osman’ın günlükleri. Yazmazsam deli olacağım dediği, “Yazmak geçip giden günlerin ya da küçük önemsiz şeylerin kişisel tarihime kaydını düştüğüm bir gereksinme, bazen de zihnimde biriken bir yığın düşünce kırıntısını, irili ufaklı sorunu kendimden uzaklaştırarak arındığım bir tür ayin.” dediği günlükleri… Sıcacık ve samimi günlükler. Osman anlatıyor en başından her şeyi, eli kalem tuttuğu zamandan beri. Ama öyle her kalemi değil, özel dolmakalemlerden. Çünkü en büyük düşkünlüklerinden biri bu: farkı farklı güzel markaların kağıt üzerinde yağ gibi akan dolmakalemlerinden koleksiyon yapmak. Ancak kaderin cilvesi olsa gerek gün geliyor son satırları adi bir kalem ile not düşmek zorunda kalıyor. Bir intihar mı yoksa elim bir kaza mı sorusunun baştan sonu merak uyandırdığı kitap: Osman… Okuyucuya içten satırlarla merhaba diyor. Keyifli okumalar, tabi mümkünse ¯_(ツ)_/¯
Osman
OsmanAyfer Tunç · Can Yayınları · 20204,823 okunma
·
1,081 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.