Gönderi
#cevizyorumluyor #janeaustenlaçaysaati #teawithjaneausten #kimwilson
Merhaba Ceviz'in çaysever müritleri. 2016 basımı bir kitapla geldim. Uzun zamandır kitaplığımda bekliyordu bu ara yeni kitapların yanında eski kitaplarımı da okumayı giderek daha fazla sevmeye başladım çünkü şu anki yayıncılığımızın kalitesiz baskılarının yanında eskiden ne güzel baskılar varmış gerçekten şu kalın sayfaları çevirirken aldığım zevk hiçbir şekilde yok ve okuduğum kitapların çoğunu elden çıkarıp yeni kitaplara yer açarken bu eski kitapların hiçbirini elden çıkarmamaya karar verdim. Çünkü bir daha bu şekilde kaliteli bir baskının iyi bir hamur kağıdın olacağını artık düşünmüyorum. O yüzden ne zaman 4-5 yıl öncesine ait kitapları okusam bir hüzün de içime çökmüyor değil şimdiki karton kapaklar neredeyse hemen hemen eski sayfalar kalınlığında basılıyor. Öff çok dertliyim bu konuda kendi kendimi yiyorum.
Bu kitaba gelecek olursak baskı, içindeki illüstrasyonlar, çeşitli resimler ve sayfa düzeni muhteşem. Gerçekten büyük bir zevkle okudum kitabı okurken çay içmeden duramıyorsunuz tabii ben bu arada siyah çay falan içmiyorum ama bitki çayına dadandım diyebilirim. Austen romanlarında ve regency era zamanlarını konu edinen kitapların çoğunda aslında çay oldukça önemli bir statü meselesiymiş. Günümüzde çay kolay ulaşılabilen evin normal ihtiyacı haline gelmişken o vakitlerde çay demlemek ve misafirlere çay ikram edebilmek bir sosyal statü göstergesiymiş ve herkes bunu yapamıyormuş. Evet aslında bu tarz historical kitapları okurken bu çay olgusuna çok fazla değinmeden geçiliyor. Biz okurlar da o sayfaları normalmişçesine sanki bu yaşadığımız dünyadaki alelade bir şeymiş gibi okuyoruz halbuki dikkat edersek hep zengin ailelerde çay saati ve çay partileri oluyor. 1700 lerde kraliçe Anne çay'ı kahvaltıya eklemiş yoksa kahvaltıda bira filan içiliyormuş. Kahvaltı olgusuna da değiniliyor. Kitap karakterleri ile pekiştiriliyor. Çayın o zamanlarda kaçakçılığa ve sahte çaylara sevkedecek kadar pahalı olduğu, ev hizmetçilerinin içilen çayları tekrar kurutup satmaları, ağaç yapraklarının kurutulup siyaha boyanıp kanserojen şekilde satılması gibi ilginç bilgiler var. Aynı zamanda o vakitler londrada ve çeşitli kasabalarda çay ikram edilen yerleri gezermiş gibi okuyorsunuz. O dönemde bir şapkacı, şapkanızı seçerken size çay ikram edebiliyor. Dönemin çay devi @twiningsuk kardeşlerden de bahsediliyor. Aralarda o dönemlerde yapılan yemek ve aperatiflerin tarifine yer verilmiş bu oldukça hoş olsa da baya yağ veya şeker içeren tarifler.
Regency era zamanlarını okumaktan, jane austen kitaplarını seven, çayı seven, döneme ve tarihe meraklı kişilere tavsiye ederim.
·
209 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.