Japon kökenli Kanadalı şair ve yazar Joy Nozomi Kogawa ile tanışma kitabım…
II. Dünya Savaşı sırasında, Japon asıllı Kanadalıların yaşadıkları acı dolu olayları bir çocuğun gözünden anlatan
kitabı bitirdiğimde gerçek bir hüzün hissettim, çünkü bu hikâye gerçeklere dayanıyor.
Küçük Naomi, Pearl Harbor Saldırısı hayatını tamamen değiştirdiğinde dünyadan bihaber, sevgiyle büyütülen beş yaşında bir çocuktu.
Önce annesini kaybetti sonra da İki nesildir yaşadıkları Vancouver'daki evlerinden koparılıp insanlık dışı yollarla yaşamak zorunda kalacakları hayalet kasabaya sürgüne gönderildi.
Hor görüldü, insanca yaşamaya dair her şeyi neredeyse unuttu, ruhu parçalandı.
Savaş sona erdikten dahi yurtlarına yuvalarına dönemeyen bu insanlar yıllarca Alberta'da ağır işlerde çalışmaya mahkum oluyorlar.
Yazar, 1935 doğumlu.
II.Dünya Savaşı sırasında, Japon ordusu 7 Aralık 1941'de Pearl Harbor'a saldırdıktan on iki hafta sonra Kogawa ailesiyle birlikte Slocan'daki Japon Kanadalılar için toplama kampına gönderilmiş.
Bir Kızılderili atasözü der ki: "Benim hayatımı yargılamadan önce benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan geç. Benim takıldığım taşlara takıl yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git benim gittiğim gibi anca o zaman beni yargılayabilirsin."
Obasan’ı farklı kılan da bu bence.
Feleğin çemberinden geçerek hayata tutunan o küçük kızın gerçek yaşam öyküsü…
Kitap ve yazarı hakkında araştırırken edindiğim bir bilgiye göre: Obasan romanı, Japon Kanada deneyimlerini anlatmasına rağmen, başarılı "siyasi anlayış ve edebi sanatı bütünleştirmesi" ve "pan-Asya duyarlılığını doğrulaması" nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Asya Amerikan edebiyatı derslerinde rutin olarak öğretiliyormuş.
Obasan
·
218 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.