Şiir tutkudur…
“Elvedasız yayınlandığı zaman muhtemelen yurdumda, Türkiye'de olmayacağım. Bari gidişim Elvedasız olsun istedim. Yeniden dönmek, yeniden sevdiğim yurduma ve sevdiklerime kavuşmak arzusu ve dileği içimden hiç çıkmasın diye. Bu nedenle Elvedasız'ı, Elem'i, Ayrılığı ve Özlem'i tatmış olanlara armağan ediyorum. Söylemiştim, şiir ayrılıktır. Bir gün canımızdan çok sevdiklerimize yeniden kavuşabilmek dileğiyle veda ediyorum. Şiir kavuşmaktır, unutmayın.
Ve Elvedasız'daki şiirlerimle anımsayın beni.”
“Önsöz Yerine” diyerek son sözünü kurşun gibi sıkmış tam yüreğin üstüne sevgili Aytunç. Onu maalesef çok geç tanıdım. Ve yüreğime koydum, artık oradasın Elvedasız elvedanla! Bu yürek seni geç ama tam zamanında sevdi sevgili Aytunç.
Maalesef şiire kıymet az, üzülerek söylüyorum.Ve çoğunun aynı kitapları okuduğu onun dışındaki alıntılara bakmaya bile tenezzül etmediği bir platformda incelemelere de değer az veriliyor. Üzülerek yazdım çünkü tanınmamış kitapların incelemeleri de boynu bükük kalıyor. Sevgili Aytunç dizelerine inceleme yazmayı bir borç bildim.
Şiirlerini üç bölüme ayırmış ve öyle güzel hissettirmiş ki; elemi, ayrılığı ve özlemi. Elem Faslı’nda elemi, Ayrılık Faslı’nda ayrılığı, Özlem Faslı’nda da özlemi yürekten hissettirmiş. Özellikle özlemi çok derinden hissettim.
Sevgili Aytunç’u tanımak, şu şiirlerine hislerimi kendisine anlatmak isterdim. Yakın zamanda ayrılmış aramızdan.
Mekanın cennet olsun sevgili Aytunç…
Şiirlerinin mekanı kalbimdir bundan böyle hissetmen dileğiyle….
Etkilendiğim birçok dize arasından seçip bazılarını profilimde paylaştım, onlardan bazılarını burada da paylaşacağım:
“dur söyleme o son sözü
bırak bir umut kalsın yüreğimde
Elvedasız
ve
yalnız.” (sayfa 13)
“bir selam bırak öyle git
büyük olmalı ayrılıklar, büyük,
çok büyük
heyecanlı olmalı,
alnının tam ortasına
kurşun gibi vurmalı terkedilmişlik.” (Sayfa 68)
“eğreti bir tarihin satıraralarında kalmış gibisin
eğer benden buraya kadar diyorsan,
olsun…” (sayfa 54)
ve son alıntım, sevgili Aytunç’un gönül kaleminden:
“anılar sana emanet, ben gidiyorum.” (sayfa 69)
Hissederek okunması dileğiyle…